Küresel Elitlerin Politik Kukla Gösterisi
30 Eyl 2024
- Paylaş:
Küresel Elitlerin Etkisi Altında Siyasetin Dinamikleri...
Günümüz dünyasında hükümetler, mega-şirketler ve bankalarla iç içe geçmiş bir yapı içinde hareket etmektedir. Bu durum, halkın gerçek ihtiyaçlarının göz ardı edilmesine yol açmaktadır. Birleşmiş Milletler (UN) ve Dünya Ekonomik Forumu (DEF) gibi kuruluşlar, ulusal hükümetlere dayattıkları politikalarla, halkın refahı yerine onları daha fazla kontrol altına almayı hedeflemektedir.
İklim değişikliği, salgınlar ve ekonomik krizler gibi konular, bu kontrol mekanizmalarının araçları haline gelmiştir. Örneğin, iklim değişikliği bahanesiyle uygulanan düzenlemeler, küçük çiftçileri iflasa sürüklerken, mega-şirketlerin gıda sistemi üzerindeki kontrolünü artırmaktadır. Bu durum, yerel çiftçiliği ve yerel dayanıklılığı zayıflatmakta, genetiği değiştirilmiş gıdaların yayılmasına yol açmaktadır.
Halkı Boğan Politikalar
Küresel elitler tarafından dayatılan politikalar, halkı boğmaya çalışmaktadır. Ayrıca, planlı sahte Covid-19 salgını ve ardından gelen sokağa çıkma yasakları, kitlesel zarar verici kimyasal sıvılar ile aşılamalar gibi politikalar, halkın özgürlüklerini kısıtlamakta ve onları daha fazla kontrol altına almaktadır. Bu süreç, bireylerin ekonomik ve sosyal bağımsızlıklarını kaybetmelerine yol açmakta, onları daha fazla devlet ve küresel elitlerin kontrolüne bağımlı hale getirmektedir.
Yanıltıcı Bilim ve Politikalar İle İklim CO2 Aldatmacası
İklim değişikliği ve sürdürülebilir kalkınma hedefleri, halkı manipüle etmek için kullanılan araçlardır. Dünya Ekonomik Forumu’nun ‘büyük sıfırlama’ gündemi, bu aldatmacanın bir parçasıdır. Elektrikli araçlar ve yenilenebilir enerji kaynakları gibi çözümler, fosil yakıtların yerini alacak kadar etkili değildir ve bu durum, ekonomik sistemin yeniden tasarlanmasını gerektirmektedir. Ayrıca bu politikalar, nadir toprak metallerinin madenciliği ve işlenmesi gibi çevresel ve sosyal sorunlara yol açmaktadır.
Günümüz Matrisi Gerçekliğin Çarpıtılmasıdır
Hükümetler, mega-şirketler ve bankalar tarafından kontrol edilen bir matriste, halkın gerçek ihtiyaçları göz ardı edilmektedir. Eğitim sistemleri ve medya aracılığıyla, bireyler sisteme bağımlı hale getirilmekte ve kendi kendine yeten topluluklar tehdit olarak görülmektedir. Toplum, “2050 yılına kadar net sıfıra ulaşmalıyız” gibi sahte anlatılarla beslenmekte ve bu durum, bireylerin dünyada bulunmasının gerçek amacını sorgulamasını engellemektedir.
Politik Kukla Gösterisinin Demokrasi İllüzyonu
Siyasi sistemler, halkı böl ve yönet stratejileriyle kontrol altında tutmaktadır. Siyasi partiler, aslında küresel elitler tarafından kontrol edilmekte ve finanse edilmektedir. Seçimler, halkın değişim umudunu canlı tutmak için kullanılan birer illüzyondur. Seçim süreçleri, halkın iradesini yansıtmaktan ziyade, mevcut güç yapılarının devamını sağlamak için tasarlanmış bir tiyatro oyununa dönüşmüştür. Gerçek güç, perde arkasındakilerin elindedir ve toplumun şekillendirilmesi için planlarını uygulamaktadırlar.
Ekonomik ve Sosyal Manipülasyonun Sonucu Borca Bağımlılık Tuzağı
Küresel ekonomik sistem, bireyleri borca ve faize bağımlılık tuzağına çekmek için tasarlanmıştır. Özel bankalar ve finansal kuruluşlar, bireyleri ve devletleri borçlandırarak kontrol altına almaktadır. Bu durum, ekonomik bağımsızlığın kaybına ve sosyal eşitsizliklerin derinleşmesine yol açmaktadır.
Eğitim, Kültürel ve İdeolojik Kontrol İle Manipülasyonlar
Eğitim sistemleri ve medya, bireyleri belirli bir ideolojik çerçeveye oturtmak için kullanılan en güçlü araçlardır. Borçlandırılmış devletler tarafından finanse edilen okullar, müfredatları aracılığıyla genç zihinleri şekillendirirken, eleştirel düşünme yeteneklerini zayıflatmakta ve onları belirli tek tip bir dünya görüşüne yönlendirmektedir. Kültürel manipülasyon da bu sürecin bir parçasıdır. Popüler kültür, tüketim odaklı bir yaşam tarzını teşvik ederek, bireyleri maddi değerlere bağımlı hale getirmektedir. Bu süreç, bireylerin kendi kimliklerini ve değerlerini sorgulamalarını engellemekte, onları daha kolay kontrol edilebilir lokma haline dönüştürmektedir.
Eğitim, Kültür ve İdeolojik Manipülasyonlar
Medya, bu manipülasyonun bir diğer önemli aracıdır. Küresel elitlerin kontrolündeki medya kuruluşları, belirli bir dünya görüşünü yaymakta ve alternatif düşünceleri marjinalleştirmektedir. Haberler ve eğlence programları, toplumun dikkatini gerçek sorunlardan uzaklaştırarak yüzeysel, geçici ve içi boş konulara odaklanmasını sağlamaktadır. Bu durum, bireylerin kendi yaşamları üzerinde düşünme ve karar verme yeteneklerini köreltmektedir. Kültürel manipülasyon, aynı zamanda popüler kültür ve sosyal medya aracılığıyla da sürdürülmektedir. Moda, müzik ve sinema gibi alanlar, belirli yaşam tarzlarını ve değerleri teşvik ederek, bireylerin tüketim odaklı bir yaşam sürmelerini özendirmektedir. Sosyal medya platformları, algoritmaları aracılığıyla kullanıcıları belirli içeriklere yönlendirerek, onların dünya görüşlerini keskinleştirmekte ve toplumsal kutuplaşmayı artırmaktadır.
Küresel Elitlerin Büyük Sıfırlama Planı Hedefleri
Küresel elitlerin, dünya üzerindeki ekonomik ve sosyal düzeni kendi çıkarları doğrultusunda yeniden yapılandırma çabaları, “Büyük Sıfırlama” adı altında somutlaşmaktadır. Bu plan, iklim değişikliği, salgınlar ve ekonomik krizler gibi küresel sorunları bahane ederek, bireylerin özgürlüklerini kısıtlamak ve onları daha fazla kontrol altına almak amacı taşımaktadır. Sonuç olarak, küresel elitlerin bu planları, toplumun geniş kesimlerini daha fazla bağımlı hale getirerek, kendi güçlerini pekiştirmeyi hedeflemektedir.
Küresel elitlerin insanlık karşıtı Büyük Sıfırlama Planlarının “yenilmez” olduğu yanılgısını yıkmak için yazılan bu makale, insanlığın onuruna ve özgürlüğüne değer veren herkesin bilmesi gereken kritik konuları ele almaktadır. Geçmişteki ve günümüzdeki gelişmeleri aktararak, bu karanlık hedeflerin insanların izni olmadan asla başaramayacağını ısrarla vurguluyoruz. Okuyucularımızı eleştirel düşünmeye, kendi araştırmalarını yapmaya ve özgürlüklerini savunmak için harekete geçmeye çağırıyoruz. İnsanlık aleyhine faaliyetlere karşı koymak ve bunları engellemek için dünya genelinde güçlü işbirliği ve kolektif dayanışmanın kurulması şarttır. Bu ise onlar için kötü haberlerin başlangıcı olacaktır.
Guwuste com
Kalk ve uyar! Kötülüğe de dur de!
Uyanık olun, sorgulayın ve gerçeği aramaktan asla vazgeçmeyin…
Okuyucularımız; kaynak gösterdikleri takdirde içerikleri izin almadan kullanabilirler. Aksi takdirde kanunen fikir hırsızlığına, Allah katında da kul hakkına girerler…