Chemtrails: Gökyüzünde Gizlenen Tehlike!
12 Tem 2024
- Paylaş:
Son yıllarda, gökyüzünde beliren uzun beyaz izler, birçok insanın dikkatini çekti.
Bu izler, sıradan uçakların arkasında bıraktığı kondens izleri gibi görünse de, aslında çok daha tehlikeli bir gerçeği gizledikleri daha fazla konuşulmaya başlandı. Bu izler, “chemtrails” olarak adlandırılan kimyasal izlerdir ve küresel elitlerin büyük bir planının parçası oldukları düşünülmektedir. Bu makalede, chemtrails’in ne olduğunu, bu izlerin ardındaki tehlikeleri ve bu konudaki gelişmeleri ele alacağız.
Chemtrails: Gerçek mi, Komplo mu?
Chemtrails, uçakların atmosfere kimyasal maddeler püskürttüğü iddiasını ifade eder. Bu kimyasal maddelerin hava modifikasyonu, iklim kontrolü ve hatta insan sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratmak amacıyla kullanıldığı düşünülmektedir. Araştırmacılar, chemtrails’in varlığını ve etkilerini kanıtlamak için yıllardır çalışmaktadır. 11 Eylül İkiz Kuleler olaylarının (9/11) ardından medyanın yalanlarını sorgulamaya başlanmış ve chemtrails konusuna ilgi duyulmuştur. İlk başta bu konu çılgınca bulunmuş, ancak zamanla daha fazla kanıtlar gördükçe uçuk komplo teorisi olarak görenler bile şüphelenmeye başlanmış, sonrasında birçokları bu konunun gerçek olduğuna ikna olmuştur.
2010 yapımı “What in the World Are They Spraying?” belgeselinin izlenmesiyle bu konudaki uyanışlar artmıştır. Bu belgesel, chemtrails’in varlığını ve etkilerini bilimsel kanıtlarla ortaya koymaktadır. Belgeselde sunulan kanıtlar birçok insanı ikna etmiş ve bu konunun gerçek olduğunu düşünmelerine yol açmış, derinlemesine ilgi duyulmuş ve kapsamlı araştırmalar yapılmaya başlanmıştır.
Alüminyum ve Baryum: Atmosferdeki Gizli Tehlike
Kaliforniya Hava Kaynakları Kurulu (CARB) web sitesinde, 90’lı yılların ortalarından itibaren atmosferde sağlık ve çevre sorunlarına yol açacak yüksek alüminyum ve baryum seviyelerini gösteren verileri bulunmuştu (şimdi ise kaldırılmıştır). Bulgulara göre, 90’lı yılların ortalarından itibaren atmosferdeki alüminyum ve baryum seviyeleri sürekli olarak artmıştır. Bu artış, büyük ölçekli püskürtme operasyonlarının başladığını göstermektedir. Bu veriler, chemtrails’in varlığını kanıtlamak için önemli bir delil olarak görülmektedir. Bu veriler internet ortamında paylaşımlarla chemtrails konusundaki uyanışlar artmış ve daha fazla insanın bu konuda bilgi sahibi olmaya başlamıştı.
Yeni Manhattan Projesi: Hava Modifikasyonunun Karanlık Yüzü
Günümüzde birçok uzman hava modifikasyonunun tarihini araştırmıştır. Bazı araştırmacılar bu projeyi “Yeni Manhattan Projesi” olarak adlandırmıştır. Bu proje, orijinal Manhattan Projesi’nin bir evrimi olarak görülmektedir. Araştırmalarına göre, Yeni Manhattan Projesi, orijinal Manhattan Projesi’nin bir devamı niteliğindedir. Orijinal Manhattan Projesi, dünyanın ilk atom bombalarını üretmiş ve II. Dünya Savaşı’nın seyrini değiştirmiştir. Yeni Manhattan Projesi ise, hava modifikasyonu ve iklim kontrolü gibi jeomühendislik alanlarında yürütülen gizli bir projedir. Büyük olasılıklar bu proje orijinal Manhattan Projesi’nden daha büyük ve daha kapsamlı bile olabilir.
Küresel Elitlerin Büyük Sıfırlama Planı: Chemtrails
Chemtrails ve jeomühendislik faaliyetleri, sadece hava modifikasyonu ve iklim kontrolü ile sınırlı değildir. Bu faaliyetler, küresel elitlerin büyük sıfırlama planının bir parçasıdır. Bu plan, dünya nüfusunu kontrol altına almak, doğal kaynakları ele geçirmek ve küresel tek dünya hükümet kurmak amacıyla yürütülen bir dizi gizli operasyonu içermektedir. Chemtrails, bu planın sadece bir parçasıdır ve bu faaliyetlerin ardındaki gerçek amaçlar, halktan gizlenmektedir.
Chemtrails’e Karşı Mücadele ve Direniş
ABD’nin birçok eyaletinde Chemtrails; Jeomühendislik faaliyeti olarak görüldüğü için yasaklanmıştır. Bu yasanın ihlali, ihlal başına günlük 10.000 dolar ceza gerektirmektedir. Bu yasalarda haliyle chemtrails konusundaki uyanışı artırmıştır ve bu tehlikeye karşı mücadele etmek için önemli bir adım olmuştur. Bu mücadeledeki aktivistlerin ve halkın politik ve yasal çabaları birçok ülkedeki insanlar için “Mücadele nasıl yapılmalı?” sorularına cevap ve rehber niteliğindedir.
Günümüzde Chemtrails ve jeomühendislik konusundaki uyanış arttığı için ana akım medyada daha fazla yer bulmaya başlamış olması şaşırtıcı değildir. Ancak ana akım medya, konuya “uçuk komplo teorileri” olarak bakmaktadır. Çünkü; ana akım medya “uçuk komplo teorileri” propagandasına inanan aptallar bulmakta asla zorlanmazlar. Çünkü onlarda bilirler ki; Aptal gerçeği bilmesine rağmen görmezden gelen, medya aracılığıyla sunulan bilgilere sorgusuz sualsiz inanandır. Başka bir deyişle aptal (ahmak), gerçeklikten uzak yaşam biçimini benimseyen bireydir.
Sonuç olarak; Chemtrails sadece ABD halkı için tehlikeli değildir. İnsanlık aleyhine gökyüzünde gizlenen büyük bir tehlikeyi temsil etmektedir. Doğduğunuz ve doyduğunuz ülke içinde geçerlidir. Bu tehlike, sadece insanlık aleyhine silah haline dönüştürülmeye çalışılan hava modifikasyonu ve iklim kontrolü ile sınırlı kalmayıp, insan sağlığı, hayvan sağlığı ve çevre üzerinde ciddi olumsuz etkilere yol açmaktadır. Chemtrails konusundaki uyanışın artması, bu tehlikeye karşı mücadeleyi güçlendirmede elbette önemli bir adımdır. Fakat tehlikeye karşı mücadele için sadece bireysel uyanışla ve uyandırma faaliyetleri ile sınırlı kalmamalıdır. Aynı zamanda sivil toplum kuruluşları, platformlar ile yasal ve politik düzeyde de çalışmalar yapılmalıdır. Chemtrails’e karşı yeni nesil mücadele metotlarının geliştirilip hayata geçirilmesi için geç kalınmamalıdır. Çünkü insanlar kollektif olarak bir araya gelip bunlara izin vermediği müddetçe Küresel Elitler hedeflerini asla başaramayacaklardır. Bunlara izin vermemek için harekete geçmek onlar için kötü haberlerin başlangıcı olacaktır.
Son söz; Chemtrails’e karşı yasal ve politik alanda mücadeleler yapılması artık bir tercih olmaktan çıkmış zaruret haline gelmiştir.
SADİ ÖZGÜL
Guwuste com
Kalk ve uyar! Kötülüğe de dur de!
Okuyucularımız; sadece kaynak göstermek şartıyla içerikleri izin almadan kullanabilirler…