Yapay zeka ve robotların iş dünyasındaki varlığı hızla artıyor ve bu teknolojik ilerlemenin sonu gelmiyor. Sonunda, yapay zeka ve robotların tüm sektörlerde insanlardan daha verimli ve uygun maliyetli bir şekilde görevleri yerine getirebileceği bir noktaya ulaşabiliriz. Yapay zeka ve robotların iş piyasası üzerindeki dönüştürücü etkisine ilişkin uyarılar yıllardır dolaşıyor ve artık o gün resmen geldi.
ABD neredeyse tamamen robotlar tarafından işletilen bir McDonald’s restoranı bile var. Amazon da yıllardır depolarında yerel robotlar kullanıyor. Bu robotlardan birinin adı, kaslı bir vücuda ve dost canlısı gözlere sahip iki ayaklı bir insansı olan Digit. Agility Robotics tarafından geliştirilen Digit, Amazon’un depo robotları ailesinin en son üyesi. Robot kollu arabalara benzeyen önceki robotların aksine Digit insansı bir yapıya sahip. Ancak Agility Robotics CEO’su Damion Shelton, üretim arttıkça maliyetlerin yazılım maliyetlerine ek olarak saat başına 2 ila 3 dolara düşeceğini söylüyor.
Robotların çeşitli avantajları da var elbette…
Mola vermezler, hastalanmazlar, şikayet etmezler, yıllık izin istemezler, maaş istemezler, toplu sözleşme ve grev istemezler, protesto eylemleri yapmazlar ve en önemlisi de hırsızlık ve suistimal yapmazlar. Beyaz yakalı işlerde çalışan insanlar robotların ve yapay zekanın yakın zamanda işlerinin yerini almayacağına inansalar da, yapay zekanın eninde sonunda mevcut rollerini geçersiz hale getirmesi güçlü bir olasılık.
Goldman Sachs’a göre, yapay zeka yakın gelecekte beyaz yakalıları ilgilendiren sektörlerin %70’nin ortadan kaldırma potansiyeline sahip. ChatGPT gibi neredeyse her gün gelişmeler kaydeden platformlar da dahil olmak üzere en son yapay zeka dalgasının dünya çapında yaklaşık yüzbinlerde iş kolunu otomatikleştirebileceğini tahmin ediyor ki, bu da küresel bir işsizlik demektir. İşsizliğin olduğu toplumlar da kaos ve iç savaş çıkabilir.
Özellikle beyaz yakalı işçilerin mavi yakalı işçilere göre daha savunmasız olduğu düşünüldüğünde, gelişmiş ülkeler gelişmekte olan pazarlardan daha fazla etkilenecektir. Ekonomistler, en çok masa başı işler yapanlar ile ileride yargıda avukat olarak çalışanlar ve danışmanların etkileneceğinde hem fikirler.
İnşaat, onarım ve açık hava işleri gibi fiziksel olarak zorlayıcı işlerin ise en az etkileneceği konusunda da hemfikirler.
Dünya genelinde ki ekonomik olumsuzluklar nedeniyle iflaslar da hızla artıyor. Gelişmiş ülkelerdeki yöneticiler bunları inkar edebilirler. Gerçek şu ki dünya ekonomik bir krizin içinde. Ancak şu anda yaşadıklarımız ise bizi bekleyen krizlerle kıyaslandığında buzdağının sadece görünen kısmı.
Gelelim en can alıcı soruya;
Dünya nüfusunu 500 milyona düşürmeyi amaçlayan küresel şeytanların var olduğu artık aşikardır.
Yapay zeka teknolojisinin gelişmesi ve robotlara entegre edilmesi ile bu teknoloji WEF’in ana hedefi olan dünya nüfusunu azaltmaya ve büyük sıfırlamaya geçişi sağlamaya yönelik bir silah haline dönüştürülme olasılığını her zaman içinde barındırır…
Ama biz yine de hatırlatmamızı tekrar yapalım... Yerde ve gökte hiçbir şey gizli değildir. Ancak insanlar ise uyanık olduğu müddetçe şeytanın planları zayıftır ve kolaylıkla da bertaraf edilebilir. Çünkü Allah’ın vaadi vardır.
Merak ettiğiniz, okuduğunuz ve uyanık kalmak istediğiniz için teşekkürler…