Bu durum, satışların düşmesine, kar marjların daralmasına, sınırlı nakit akışına ve yüksek kaldıraçlı bilançolara yol açtı. 2020’nin başlarında Federal Rezerv, Planlı pandemi COVID-19 salgınının finansal piyasaları çökertmesini önlemek için hiperenflasyona neden olmadan yeni basılan parayı piyasaya sürdü. Sokağa çıkma yasakları, ekonomik faaliyetleri kısıtladı ve yeni basılan paraya olan talebi azaltarak sözde “bulaşıcılığı” engelledi.

Avrupa’da ise krizle başa çıkmak için 1.5 trilyon Avro’ya ihtiyaç duyulduğu ortaya çıktı. Bu kurtarma paketi, uzun vadeli ve ultra ucuz kredilerden oluşuyor ve salgının işletmeler ile çalışanlar üzerindeki etkisini hafifletmek amacıyla gerekli bir program çerçevesinde halka kredi olarak sunuldu. Bunu bir satış olarak nitelendirebiliriz. Buna, ekonomiyi yeniden şekillendirmek ve yaşam tarzımızı değiştirmek için otoriter bir Büyük Finansal Sıfırlama gibi bir durum ortaya çıkmıştır diyebiliriz.

Küresel Otoriterliğe Geçiş Fırsatları…

Teknoloji devleri, küresel holdingler ve e-ticaret platformlarının otoriterliğe geçiş sürecinde egemen olmaları, doğanın finansallaşması yoluyla yeni pazarlar yaratmaları beklenmektedir. Bu durum, Küresel Elit Şeytanların (KEŞ) servetlerini korumakla kalmayıp, daha da zenginleşmeleri için yeni yatırım fırsatları sunmaktadır.

Bu büyük yeniden yapılanma, Batı toplumlarında temel özgürlüklerin kalıcı olarak sınırlandırılmasına ve kitlesel gözetimin artmasına yol açacak bir dönüşümü öngörmektedir. KEŞ’lerin toplanma ve buluşma merkezi olan Dünya Ekonomik Forumu (WEF), insanların ihtiyaç duydukları her şeyi kiralayacakları “yeşil ekonomi” kisvesi altında “Dördüncü Sanayi Devrimi”ni önermektedir. İklim değişikliği alarmcılığı ve sürdürülebilirlik söylemi ise KEŞ’lerin hem para kazanma planlarına hem de sosyal kontrol mekanizmalarına hizmet edecektir.

Neoliberalizm, nüfusun geniş kesimlerinin yoksullaşmasına neden olmuştur. Ancak, kişisel özgürlük düzeyine tahammül edilmeyecek, direnci azaltmak ve beklentileri düşürmek için baskı uygulanacaktır. Bu da KEŞ’ler tarafından geniş nüfus kesimlerinin, gelişmekte olan tek bir gözetim devletinin disiplinine tabi tutulacağı anlamına gelir. Sıradan insanlara, kamu sağlığını, kamu güvenliğini veya iklimi korumak adına kişisel özgürlüklerini feda etmeleri söylenecektir. Bu ideolojik değişimin temel amacı, kitlelerin daha düşük bir yaşam standardını kabul etmelerini sağlamaktır. Net sıfır karbon emisyonu hedefi, daha düşük bir yaşam standardını meşrulaştırırken, bağımsızlıklarımızın, özgürlüklerimizin ve haklarımızın daha büyük bir sözde “iyilik” için feda edilmesi gerektiği fikrini pekiştirecektir.

Net Sıfırlamalar

Birçok tanınmış ekonomi profesörü, net sıfır politikalarının muhtemelen daha fazla ekonomik yıkıma yol açacağı konusunda uyarıda bulunuyor. İklim krizi maskesi altında, rüzgar ve güneş enerjisi altyapısına yapılacak yeni yatırımlar için fon toplamanın tek geçerli yolu, özel tüketimi yirmi yıl boyunca %10’a kadar azaltmak olacaktır. Bununda hayat kalitesini düşmesi anlamına gelmekte.

Dünya çapında tanınmış birçok enerji ve ekonomisi uzmanı, daha yoğun yenilenebilir enerji sisteminin yıkıcı çevresel etkilerini vurguluyor ve başarısız bir sistemi daha karmaşık bir çıkarım temelli ekonomiyle değiştirmenin sürecinin; kırılgan bir bankacılık sistemine, işlevsiz demokrasilere, bozuk tedarik zincirlerine, kritik mineral ve hammadde kıtlığı ile düşmanca jeopolitik ortamlara sebebiyet vereceği konusunda ısrarla uyarıyorlar.

Birleşmiş Milletler’in 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri Gündemi, net sıfıra doğru ilerleyişte kilit bir rol oynamaktadır. Günümüzde neredeyse her işletmenin veya kurumun raporu, web sitesi veya broşüründe “karbon ayak izi”, “sürdürülebilirlik”, “net sıfır” ve “iklim nötrlüğü”ne vb. sayısız atıflar bulunmaktadır. Yeşil profil oluşturma, yeşil tahviller ve yeşil yatırımlar, her yerde ve her zaman “yeşil” kimlik bilgilerini ve hedeflerini sergilemenin yanı sıra birlikte yürütülmektedir.

Bir başka gelişme ise Avrupa’daki bazı süpermarketlerin, kişiselleştirilmiş optimizasyon, kişisel mikroçipler ve sinir bantlarının dahil olduğu gıdanın geleceği için bir vizyona sahip olmasıdır. Ancak bu büyük eşitsizliklere, yoksulluğa, yetersiz beslenmeye, gıda güvensizliğine, açlığa ve kıtlığa yol açan; çevresel bozulmaya neden olan politikaları belirleyen KEŞ’ler hakkında hiçbir şey söylemeyen, belki de onlara hizmet edecek yeni bir teknolojiden başka bir şey değildir.

Yalancı Sahte Yeşil

Yeşil gündem, zengin yatırımcılar ve yeşil altyapı şirketleri için “yeni normale” uyum sağlamak ve gıda güvensizliği yaratmak adına KEŞ’lere trilyonlarca dolarlık bir pazar fırsatı sunmaktadır. Mevcut gıda sistemi, kirlenmiş su yolları, bozulmuş topraklar, küçük çiftçilerin yerlerinden edilmesi, halk sağlığı krizleri ve kıtlık gibi sorunlardan sorumlu KEŞ’lerdir. Birçok önde gelen yatırımcının kalitesiz gıdalardan kaynaklanan hastalıklarla mücadele eden sağlık hizmetlerine yatırım yapması bu durumun bir göstergesidir.

Gıdanın geleceği, küçük çiftliklere, bağımsız işletmelere ve yerel, demokratik gıda sistemlerine öncelik veren düşük girdili bir yaklaşımı gerektirir. Bu yaklaşım, ortak kaynakların yerel mülkiyetini ve yönetimini desteklerken, çeşitli organik ve doğal ekim modelleri aracılığıyla toksik kimyasallardan arınmış, kültürel olarak uygun ve besleyici gıda hakkını kolaylaştırır.

İşte gerçek çevrecilik ve gıdanın geleceği burada başlar.
Ancak bunu başarmanın yolu, borca ve faize dayalı olmayan yeni bir para kredi finans sistemini hayata geçirmekten geçmektedir.
***

Şunu da asla unutmamalıyız;
Küresel Elit Şeytanların (KEŞ) insanları köleleştirme amacıyla hiçbir taşın altını boş bırakmamacasına gizli planlarına rağmen yerde ve gökte hiçbir şey gizli değildir. Ancak insanlar, uyanık olduğu ve mücadele etmek için kollektif olarak bir araya geldiği ve çalıştığı müddetçe Adem’in nesline düşman olan Şeytanın ve Küresel İşbirlikçi yavru şeytanlarının planları zayıftır ve kolaylıkla da bertaraf edilebilir. Çünkü Allah’ın çalıştığımızın karşılığını vereceği yönünde kesin vaadi vardır.

Merak ettiğiniz, okuduğunuz ve bir küresel planlarının daha ifşasını fark ettiğiniz için teşekkürler…

Guwuste.Com
Kalk ve uyar! Kötülüğe de dur de !! 
(Get up and wake up! Stop the evil!)