Rockefeller Vakfı, Bill & Melinda Gates Vakfı, UNICEF, CDC, GAVI, USAID, DSÖ ve Dünya Bankası gibi kuruluşlar gerçekte bağımsız olmayıp küresel aşı altyapısının veya aşı gölge hükümet mimarisinin bir parçasıdır…
Bu mimari, çeşitli finansman faaliyetlerinde bulunan ve politikacıların seçilmesine veya göreve getirilmesine yardımcı olan fonlar ve vakıflar oluşturan zengin yatırımcılar tarafından yönetilmektedir. Vakıflar uluslararası kuruluşlara bağışta bulunmakta, bu da onlara kuruluşlara erişim ve onları belirli sonuçlara doğru yönlendirme olanağı sağlamaktadır. Özünde, varlıklı kuruluşlar ve bireyler hükümetlerin ve halkın kamu politikaları aracılığıyla özel çıkarları için ödeme yapmasını ve bunları uygulamasını sağlayarak kendi çıkarlarına fayda sağlayan önceden belirlenmiş planlı sonuçlara yol açmaktadır.
Peki Öyleyse Dünya Gölge Hükümeti Nedir?
Fransız milyarder Philippe Argillier’e göre, gölge hükümetin seçilmiş hükümete resmi emirler veren gerçek hükümettir. Bu güçlü oluşum, bazı devlet başkanları da dahil olmak üzere finans ve siyaset alanında etkili kişileri içermektedir. Argillier, gölge hükümetin kısa, orta ve uzun vadeli gündemi olan ve genellikle ekonomi ya da paraya dayalı bir şirket gibi olduğunu belirtiyor.
Ancak gölge hükümetin etkisi aynı zamanda jeopolitik anlaşmalara, gerekirse askeri müdahaleye ve ABD, Çin ve Fransa gibi en güçlü ülkelerden bazılarına da dayanmaktadır. Gölge hükümeti anlamak için arkasındaki bireyleri anlamak şarttır. Bu varlıklı bireyler tüm vicdan ve değer duygularını yitirmiş durumda ve istedikleri her şeyi satın alabilecekleri bir Monopoly oyunu oynayarak dünyadaki 8 milyar insan adına karar veriyorlar. Argillier, gölge hükümetin arkasındaki 38 kişinin çoğunu tanıdığını ancak isimlerini açıklamayacağını söyledi.
Philippe Argillier’in açıklamaları Nation Ins Action sitesinde iki bölüm halinde yayınlandı… Buradan izleyebilirsiniz…
- Bölüm;
2. Bölüm
Küresel Aşı Ağı Nedir?
ABD bürokrasisi, Covid pandemisi başlamadan önce on yılı aşkın bir süredir ABD ve Çin’de ilaç/virüs araştırmalarını finanse etmekte, ancak laboratuvarda tasarlanmış bir virüs potansiyelini küçümsemektedir. Buna karşılık, ABD Ulusal Sağlık Enstitüleri, Savunma Tehdit Azaltma Ajansı, Sağlık ve İnsan Hizmetleri ve Savunma Bakanlığı, Çin’in Wuhan kentindeki araştırmalar da dahil olmak üzere on yıllardır yarasa koronavirüsü araştırmalarını finanse etmektedir.
CDC Aşı Planının Tarihçesi Nedir?
ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri (CDC) 1940’lardan beri aşı önermektedir ve Covid öncesi programda yaşamın ilk gününde 18 yaşını doldurana kadar en az 45 doz önerilmektedir. Çocukluk dönemi aşılarının maliyeti 1988 ve 1997 yılları arasında iki katına çıkarak 6 yaşına kadar çocuk başına 200 dolara ulaşmıştır. Maliyet 1997 ve 2001 yılları arasında tekrar iki katına çıkarak çocuk başına yaklaşık 400 dolara ulaşmıştır.
Pnömokok konjugat aşısının bebek programına eklenmesi, 2000 ve 2002 yılları arasında kamu harcamalarının 500 milyon dolardan 1 milyar dolara çıkarak iki katına çıkmasına neden olmuştur. Bu ödemeler BigPharma’ya “Çocuklar için Aşı Tamamlama” Programından yapılmıştır. Çocuklar için Aşı Programı’nı model alan ve başlangıçta 25 milyar dolar fon sağlayan yeni bir hak programı olan Yetişkinler için Aşı Programı oluşturuldu. Bu duurmda varın siz hesap edin aşı üreticilerine hiçbir işe yaramayan aşılara havadan ödenen paraları…
Rockefellerlar Görev Gücü Kurduruldu!!
1980’lerde, BM kuruluşları ve Rockefeller Vakfı arasında bir ortaklık olan Çocuklukta Hayatta Kalma ve Kalkınma Görev Gücü kapsamında bağışıklama konusunda önemli bir değişim yaşandı.
Aşı Tazminat Yasası 1983 yılında yürürlüğe girmiş ve 1986 yılında Ulusal Çocukluk Çağı Aşı Yaralanmaları Yasası (NCVIA) kabul edilmiştir. Bu yasa, aşı yaralanmaları sorumluluğu aşı şirketlerine değilde ABD hükümetinin sorumluluğuna verirken, kârlar Big Pharma’ya gitti. Bu durum, önerilen aşılarda büyük bir artışa ve Ulusal Aşı Yaralanmaları Tazminat Programı’nın (NVICP) oluşturulmasına yol açtı. 1990 yılında Dünya Bankası, Rockefeller Vakfı, DSÖ, UNICEF ve UNDP’nin desteğiyle Çocuk Aşı Girişimi kuruldu. Girişimin amacı, aslında yasaya uyarlayarak hazinenin parasının aşı şirketlerine aktarımı için sözde aşı tanıtımı için kaynakları harekete geçirmek, benzeri görülmemiş bir işbirliği sağlamak ve “sözde” aşıların değeri konusunda farkındalığı artırmaktı.
Şeytani Aşı Ağı Sistemi Dünya Geneline Yaymaya Çalışıyorlar!
2000 yılında Bill & Melinda Gates Vakfı bünyesinde, gelişmekte olan dünyada bağışıklamayı kolaylaştırmak amacıyla Aşı ve Bağışıklama için Küresel İttifak (GAVI) kurulmuştur. GAVI, DSÖ, UNICEF, Dünya Bankası, aşı endüstrisi, araştırma ve teknik ajanslar, Gates Vakfı ve diğer özel hayırseverler (tabii ki sözde hayırsever) gibi kuruluşlarla birlikte çalışmaktadır. 2003 yılında Gates Vakfı, bağışıklama gündemini ilerletmek ve kontrolunu ele geçirmek için kamu-özel sektör ittifaklarına duyulan ihtiyaç üzerine bir rapor hazırlamış ve başarının küresel bağışıklama kapsamı ile ölçüleceğini belirtmiştir.
2005 yılında DSÖ, Rockefeller Vakfı, Gates Vakfı, UNICEF, CDC, GAVI, USAID ve Dünya Bankası ile ortaklaşa, bağışıklamayı Milenyum Kalkınma Hedeflerine ulaşma çabalarının temel bir unsuru haline getirmeyi amaçlayan Bağışıklama için Küresel Vizyon ve Stratejiyi yayınladı. Bu kuruluşlar, Dünya Bankası, IMF, UNICEF ise videoları paylaştığımız Nations in Action sunumunda bahsedilen diğer birçok kuruluşu da içeren daha geniş bir BM altyapısının parçasıdır.
Aşıların On Yılının Hikayesini de İyi Bilmek Önemlidir…
2010 yılında Gates Vakfı, 2010-2020 yıllarını “Aşıların On Yılı” yapmak için bir yol haritası başlattı. Rockefeller Vakfı 2010 yılında “Lock Step” senaryosunu da içeren “Teknoloji ve Uluslararası Kalkınma Senaryoları”nı yayınladı. 2011 yılında Peter Daszak ScienceDirect’te “Virüs keşfinde anlam arayışı” başlıklı bir makale yazdı. Takip eden yıllarda Daszak ve Çinli meslektaşı Shi Zhengli, laboratuvarda kolayca manipüle edilebilen 100’den fazla benzersiz koronavirüsler keşfettiği ve izole ettiklerini iddia etmişlerdi. Bunu da sözde insanlık adına yaptıklarını açıklamışlardı. Bu çalışmalar, çeşitli ABD kurumları tarafından finanse edildi. Birçok uzman ise bu araştırmalar ile ilgili olarak insanlaştırılmış farelerde enfeksiyonları ve insan ACE2 reseptörleri kullanılarak koronavirüs fonksiyon kazanımı çalışmalarını içerdiği öne sürmektedirler.
Mayıs 2012’de, Gates Vakfı’nın Aşıların On Yılı vizyonunu gerçekleştirmek üzere hazırladığı plan 2011-2020 Küresel Aşı Eylem Planı olarak kabul edilmiştir. Plana Gates Vakfı, GAVI, DSÖ, UNICEF, Afrika Liderleri Sıtma İttifakı ve ABD Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü (“NIAID”) öncülük etmiştir.
Döner Sermaye Kapısı İlişkiler Ağı
2013 yılında Aşıyla Önlenebilir Hastalıklar Teknik Danışma Grubu (TAG), Amerika kıtasındaki ulusal bağışıklama programlarının karşılaştığı zorlukları ele almak üzere “Aşılama, ortak bir sorumluluk” başlıklı bir rapor yayınlamıştır.
Ekipte Ulusal Bağışıklama ve Solunum Hastalıkları Merkezi (NCIRD), Kanada Sağlık Bakanlığı, Rockefeller Vakfı ve NIH’den temsilciler yer almıştı. 2013’teki TAG belgesini imzalayan kişiler, kuruluşlar ve ulusal halk sağlığı kurumları arasında gidip gelen bireylerden oluşan bir ilişkiler ağı olduğunu gösterdi. NCIRD adına imza atan Anne Schuchat, DSÖ’nün Sağlık Tehlikeleri Danışma Grubu ve Stanford Üniversitesi’nin Küresel Ortaya Çıkan Bulaşıcı Hastalıklar Danışma Komitesi üyesidiydi. Kanada Sağlık Bakanlığı adına imza atan Arlene King, GAVI Alliance Yönetim Kurulu üyesiydi ve daha sonra Ontario Sağlık Bakanlığı’nın Baş Tıbbi Sorumlusu oldu. Rockefeller Vakfı adına imza atan Jeanette Vega, Rockefeller tarafından finanse edilen Şili Ulusal Sağlık Hizmeti’nin (FONASA) eski bir yöneticisi ve daha sonra Şili Ulusal Sağlık Sigortası Kurumu’nun yöneticisi ve daha sonra Sosyal Kalkınma Bakanı olmuştu.
Bittimi? Tabbi ki Hayır !! NIH’in Fogarty Uluslararası Merkezi adına imza atan Roger Glass, 2015 yılında Sabin Aşı Enstitüsü’nden Albert B. Sabin Altın Madalya Ödülü’nü aldı. 2017’de Rockefeller Vakfı’nın başkanlığına seçilen Rajiv Shah, Gates Vakfı’nda direktörlük ve Obama yönetiminde USAID yöneticiliği yapmıştı.
Bu ilişkiler ağına bakıldığında neden “Döner Sermaye Kapısı İlişkiler Ağı” isminin uygun olduğu ortaya çıkmaktadır.
Küresel Planlı Pandemi Hazırlığı Hızlanıyor!!
Küresel Pandemi Hazırlık İzleme Kurulu (GPMB) Mayıs 2018’de Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Dünya Bankası tarafından kurulmuştur. Eylül 2018’de Cenevre’de yapılan toplantıda küresel salgın hazırlığı ile ilgili konulara odaklanıldı. Buna planlı pandemi de denilebilir aslında.
GPMB, Johns Hopkins Bloomberg Halk Sağlığı Okulu tarafından yönetilen bir çalışma yaptırdı ve Eylül 2019’da “Yüksek Etkili Solunum Patojeni Pandemisine Hazırlık” başlıklı bir rapor yayınladı. COVID tedavisi olarak hidroksiklorokine karşı bir ihbarcı olan Rick Bright, hazırlık ve müdahaleden sorumlu sekreter yardımcısı ve Biyomedikal İleri Araştırma ve Geliştirme Kurumu direktörü olarak görev yaptı. Şu anda Rockefeller Vakfı’nda Pandemi Önleme Enstitüsü’nün yönetici direktörüdür.
Son olarak ta gelelim konunun en canlı alıcı noktası olan aşı sisteminin işleyiş yapısına…
Küresel Şeytani aşı ağı sisteminin işleyişini en basit olarak şöyle anlatabiliriz;
Varlıklı yatırımcılar sistemi oturtmak için; uluslararası örgütleri finanse eden fonlar ve vakıflar oluşturarak işbirlikçi ve kolay satın alınabilecek politikacıların siyasi güç kazanmasını sağladılar. Bu kuruluşlar daha sonra çalışmalar, araştırmalar ve işbirlikleri için finansmanı onaylıyor. Vakıflar bu kuruluşlara bağışta bulunmakta, onlara erişim sağlamakta ve onları belirli sonuçlara doğru yönlendirmektedir.
Bu aşı ağı sisteminin yapısı, diğer gölge hükümet altyapıları gibi, seçilmiş yetkililer tarafından hükümetlere karşı silah olarak kullanılmaktadır.
İnsanlık aleyehine dönüşen bu sistemi durdurmanın ve bertaraf etmenin yolu elbette vardır. Bunun ilk adımı bu kuurluşlara finansman akışını kesmekten geçer.
DSÖ üyesi devletler ve hükümetler bu kuruluşlara aşı çalışmalarında destek fonu sağlamayı durdurmalıdır. Hatta kendi ülkelerinde varsa araştırma merkezleri kapısına kilit vurup sınır dışı etmeli. Ülkelerinden bu kuruluşların faaliyetlerine özel veya kamudan veya nereden olursa olsun katılmalarını yasaklamalıdır.
Bu işe karışanlar da kamu soruşturmasına tabi tutulmalıdır.
Bu şeklide ilşk etapta bu insanlık alayehine zararlı hale dönüştürülene “aşı ağı sistemi”nin yayılmasını önlenebilir…
***
Şunu asla unutmamalıyız;
Küresel Şeytanların insanları köleleştirme amacıyla hiçbir taşın altını boş bırakmamacasına gizli planlarına rağmen yerde ve gökte hiçbir şey gizli değildir. Ancak insanlar, uyanık olduğu ve mücadele etmek için kollektif olarak bir araya geldiği ve çalıştığı müddetçe Adem’in nesline düşman olan Şeytanın ve Küresel İşbirlikçi yavru şeytanlarının planları zayıftır ve kolaylıkla da bertaraf edilebilir. Çünkü Allah’ın çalıştığımızın karşılığını vereceği yönünde kesin vaadi vardır.
Merak ettiğiniz, okuduğunuz ve bir küresel planlarının daha ifşasını fark ettiğiniz için teşekkürler…
Guweste.Com
“Get up and wake up! Stop the evil!” (Kalk ve uyar! Kötülüğe de dur de !!)