Bir Sonraki Planlanmış Pandemi İçin Öngörüler

 

Batı devletlerinin “pandemiye hazırlık” planlarını duyurmasıyla gelecekteki olası bir pandemi hakkında tahminler ortaya çıkmaya başladı.

 

Sürdürülebir pandemi bir “psikolojik operasyon” olarak görülebilir, çünkü bir sonraki pandemi hakkında bilinenler, öncekinden daha fazla gerçeklik içermeyebilir. Yapay zeka teknolojisinin ilerlemesi, bir sonraki pandeminin daha az gerçekçi algılanmasına yol açabilir. Ancak, bir sonraki pandeminin nasıl gelişebileceğine dair tahminler yapmak için yeterli bilginin olup olmadığıda meçhul.

 

Bu konudaki tahminlerden bahsedelim;

 

Son yıllarda artan inekten insana bulaşma iddialarıyla gündemdeki yerini koruyan kuş gribi, bir sonraki pandeminin en muhtemel adayı olarak görülüyor. Birleşmiş Milletler, pandemi uzmanlarının kuş gribinin insanlara bulaşmasından duyduğu endişeyi dile getiriyor. Dünya Sağlık Örgütü ise, kuş gribinin insanlara yayılma riskinin ciddi bir endişe kaynağı olduğunu belirtiyor.

 

Kuş gribi, hem sağlık krizlerini hem de silaha dönüştürülme riski yüksek gıda dönüşümünü aynı anda ele almak için Küresel Elit Şeytanlar için uygun bir tercih olabilir. Süt, sığır eti, tavuk ve yumurta gibi gıdaların tehlikeli olduğu iddia edilebilir. Bu durum, karnelere bağlama, kıtlık yaratma, fiyatları artırma ve veganlık ile laboratuvarda üretilen etin salgınları önleyeceği fikrini destekleme gibi amaçlar için bir bahane olarak kullanılabilir. Bunlardan biride kuş gribinin H5N1 türü ilk defa sütte yüksek konsantrasyonlarda tespit edildiği yönünde kuvvetli haberler yapılmasıdır.

 

Bir sonraki pandemi, grip mevsiminin getirdiği normal mevsimsel ölümleri ‘pandemi’ anlatısına dahil edebilmek için muhtemelen 2025 kışından önce gerçekleşmeyecek. Kış ve Bahar mevsim geçişlerinde olağan gribal rahatsızlıklar için pandemi yaygarası koparmak için en uygun zamandır.

 

Gelecekteki bir planlı pandemi salgınları, sansür ve yeni bir hükümetin birleşimi şeklinde olabilir. Medyanın derinliklerine inerek ve muhtemel sonuçları analiz ederek, bir sonraki pandeminin nasıl gelişeceğini daha iyi tahmin edebiliriz. Ancak bu zamana kadar yapılan pandemi anlatısının sunumu, Küresel Elit Şeytanların beklentilerinı tam anlamıyla karşılayamamıştır.

 

Nitekim, geçtiğimiz dört yıl boyunca araştırmacılar, Küresel Elit Şeytanların beklentilerinin neden gerçekleşmediği yönünde veriler detaylı bir şekilde incelediklerinde vardıkları sonuçlar şunlardı.

• Sorun, aşılar veya izolasyonlar değil, COVID-19 hikayesinin momentum kaybetmesi.
• İfade özgürlüğünün engellenememesi.
• 2020 de başlayan sağlık despotizmi ve sonrasında hikayenin yavaş ilerlemesi.
• Hikayenin inandırıcılığını kaybederek yavaş ilerlemesinin ana nedeni bağımsız medyanın ve sosyal medyanın etkisidiydi.

 

Bill Gates ve insan soyırımcısı Dünya Sağlık Örgütü’nün desteklediği CEPI, CEPI (https://cepi.net/) bilinmeyen hastalıklar için “100 günlük aşı” (https://cepi.net/cepi-20-and-100-days-mission) planını hayata geçirmeyi hedefliyor. Bu plan, yeni bir hastalığın ortaya çıkmasından itibaren 100 gün içinde güvenli ve etkili aşılar geliştirmeyi amaçlıyor. Batı ülkelerinde ise bir aşının keşfinden sonra 130 gün içerisinde ülke çapında dağıtılması hedefleniyor. Ancak, 100 gün gibi kısa bir sürede güvenli ve etkili bir aşı üretmenin mümkün olup olmadığı tartışma konusudur. Eğer üretilise bilin ki daha önceden küresel elit şeytanların “Hastalık X” projesi kapsamında planlı pandeminin bir parçası olarak hazırlanmış olabilir.

 

Gelecekteki pandemilerin, Hindistan, Çin ve Rusya gibi ülkelerin Batı’nın onaylamadığı yeni tedavi yöntemleri veya teknolojileri benimseyerek kendi pandemi stratejilerini geliştirmesiyle çok kutuplu bir yapıya bürünmesi olası görünüyor. Somut bir kanıt olmamakla birlikte, bir sonraki pandeminin yapay bir ikili oluşturmak için çok kutuplu bir yapıda olacağına dair ortak kannatler bulunmaktadır.

 

Batı dünyasında bir sonraki planlanmış ülkeler,n siyasi gündemleri ile ortaya çıkarılması bekleniyor. Zira birçok yeni siyasi figürler, pandeminin gölgesinden siysi kariyerine zarer verebileceği endişesi ile bir süreliğine uzak durmayı tercih ediyorlar.

 

Seçilecek hastalık, gıda güvenliğiyle ilişkili olabileceği gibi, zorlama bir “iklim değişikliği” bağlantısıyla da ilişkilendirilebilir ve mevcut gündem maddelerinden bir veya birkaçına uyum sağlayacaktır. Çııartılması planlanmış pandemiye karşı daha hızlı bir müdahale edeceklerdir.

 

Yukarıdada bahsettiğimiz gibi insanların aldatmacayı fark etmesini engellemek amacıyla 100 gün içinde aşılar geliştirilecek. Bu sefer karantina uygulamalarından kaçınılacak, ancak aşılama zorunlulukları daha sıkı bir şekilde uygulanarak tehdit unsuru olarak kullanılacak. Mesela bunlardan biri karantinaya alınmamak iin aşı olma tecihleri arasında seçim yapamaya zorlamak bunlardan biri olacaktır.

 

Yeni yalan dolu hikayelerini anlatmaya başlamadan önce, “yanlış bilgi ve dezenformasyon” olarak tanımladıkları ama gerçekte doğru bilgileri her alanda daha sıkı bir şekilde kontrol etmeye kararlılar. Bu, planlanmış organizasyonlarla ana haber bültenlerinden sosyal medya paylaşımlarına, meclis toplantılarından okul sıralarına kadar geniş bir yelpazede gündem oluşturan propanga esaslı bir konu.

 

Özellikle “Dezenformasyon Yasası” ile herkesin bu terimi daha sık duymaya başladığı bir dönemde, sözde teyitçileri özde ise algoritmaları küreselci unsurla tarafından dizayn edilmiş yapay zeka sistemli web siteleri ve devletlerin iletişim kurumları çalışma alanının merkezinde yer alıyor.

 

Ülkelerin dil kurumları, dezenformasyonu “bilgi çarpıtma” olarak tanımlarken, Birçok sözde bağımsız ama fonlanan doğrulama platformları “kasten üretilen yanlış ya da yanıltıcı bilgi” olarak tanımlayarak doğruları itibarsızlaştırmaya yönelik algılar oluşturacaklardır.

 

Resmi açıklamaların yanıltıcı bilgilerine karşı sunulan alternatif bilgiler insani, ahlaki, vicdani toplumsal dürtülerle hareket eden bireyler tarafından sosyal medya platformları, haber siteleri ve siyasi kampanyalar gibi çeşitli iletişim kanalları aracılığıyla yayılabilir. Bu durum, küresel anlatının tek taraflılığını bozabilir. Bu bağlamda, küreselcilerin sözde bağımsız doğrulama sürecini öne çıkararak gazetecilerin veya diğer kuruluşların yürüttüğü karşıt süreçlere dikkat çekmek istiyoruz.

 

Bir sonraki pandeminin, toplumda bölünmeye yol açacak çok yönlü ve çok kutuplu bir strateji çerçevesinde gerçekleşebileceğini öngörüyoruz. Ayrıntılar hakkında belirsizlik devam etse de, yakın gelecekte başka bir pandemi planlandığına dair açık işaretler bulunmaktadır.

 

Şunu da asla unutmamalıyız;

Bu makalemizde bir sonraki planlanarak çıkartılmaya çalışan Planlı Pandemileri ve oragizasyonları olan Küresel Elit Şeytanların yenilemez oldukları yönünde algı oluşturmak asla değildir. Aksine kötüler azdır insanlar çoktur. Ama kötüler iyi organize olmuşlardır. İnsanlar uyanık olduğu ve mücadele etmek için kollektif olarak bir araya geldiği ve çalıştığı müddetçe insan nesline düşman olan Büyük Şeytanın ve Küresel Elit Şeytanlar ile dünyanın dört bir yanına dağılmış işbirlikçilerinin planlarının zayıf olduğunu ve kolaylıkla da bertaraf edilebileceğini göstermektir. Bunun başlangıcı da yaptıklarına ve yapacaklarına karşı insanları uyandırmaktan geçer.

 

Çünkü Küresel Elit Şeytanların insanları, kendilerine hizmet edecek köleler hâline getirmek amacıyla hiçbir taşın altını boş bırakmamacasına gizli planları olsa da yerde ve gökte hiçbir şey gizli değildir.

 

Merak ettiğiniz, okuduğunuz ve bir küresel Büyük Sıfırlama olan Great Reset Planının daha ifşasını fark ettiğiniz için teşekkürler…

 

Guwuste.Com
Kalk ve uyar! Kötülüğe de dur de!
(Get up and wake up! Stop the evil!)