COVID aşıları ile çocuklarda ve genç yetişkinlerde artan kanser oranları arasındaki bağlantı olduğu İngiltere Kraliyet Ulusal İstatistik Ofisi (ONS) tarafından kısa süre önce yayınlanan bir raporda vurgulandı.
Rapor, 4 doz COVID-19 aşısı olan 18-49 yaş arası bireylerin, aynı yaş grubundaki aşılanmamış bireylere kıyasla herhangi bir nedenden ölme olasılığının %318’e kadar daha fazla olduğunu ortaya koymaktadır. Bu durum, Batı’da gençler arasında görülen ölümlerdeki önemli artışın nedenine ışık tutarken, başta Birleşik Krallığa bağlı ülkelerde birçok bireyin kansere bağlı ölümlerde artış yaşamaktadır.
ONS resmi web sitesinde bulunabilen ONS veri seti, 1 Nisan 2021’den 31 Mayıs 2023’e kadar aşılama durumuna göre ölümler hakkında bilgi vermektedir.
Bu makalede ortaya konulan resmi istatistikler 18-39 ve 40-49 yaş arası Birleşik İngiltere devletlere topluluğu sakinleri için Ocak-Mayıs 2023 tarihleri arasında 100.000 kişi-yıl başına ölüm oranlarına odaklanmıştır.
Sonuçlar şaşırtıcıydı.
Sizde okuyunca şaşıracaksınız…
Verilerin ön analizi, dört doz COVID-19 aşısı yaptırmış olan 18-39 yaş arası bireylerin ölüm oranlarının aşılanmamış olanlara göre daha yüksek olduğunu göstermiştir. (veri kaynağı)
Şubat 2023’te, dört doz aşı yaptırmış olan ergen ve genç yetişkinlerin ölüm olasılığı, aşı yaptırmamış olanlara göre önemli ölçüde daha yüksekti. Bu eğilim, aynı ay içinde bir veya iki doz aşı yaptırmış olan bireyler arasında da gözlenmiştir (veri kaynağı)
Ölüm oranlarındaki tezat dikkat çekiciydi. Ocak ayında aşılanmamış kişilerde ölüm oranı 100.000 kişi-yılında sadece 31,1 iken, dört doz aşı alan kişilerde aynı ayda ölüm oranı 100.000 kişi-yılında 106 gibi şaşırtıcı bir orandadır.
Buna ek olarak, sadece bir doz aşı alan bireyler de Ocak 2023’te 100.000 kişi-yılında 53,3’lük bir oranla aşı olmayanlara kıyasla çok daha yüksek bir ölüm oranına sahipti. (kaynak veriler)
Kalan aylarda, aşılanmamış ergenler ve genç yetişkinler için ölüm oranı 100.000 kişi-yılda 20’lerde kalmıştır. Buna karşılık, bu yaş grubunda dört doz aşı yaptıranların ölüm oranı Nisan ayında 100.000’de 80,9 iken, sonraki aylarda 100.000’de 85 ile 106 arasında değişmiştir.
Ocak-Mayıs ayları arasında, aşılanmamış ergen ve genç yetişkinlerde 100.000 kişi-yıl başına ortalama ölüm oranı 26,56 iken, dört doz aşı yaptıranlarda bu oran 100.000 kişi-yıl başına 94,58’dir.
Bu da, 100.000 kişi başına düşen ölüm oranlarına göre, dört doz aşı yapılan bireylerin aşı yapılmayanlara kıyasla ortalama olarak %256 daha fazla öldüğü anlamına gelmektedir. (kaynak veriler)
Benzer bir örüntü 40-49 yaş arası bireyler arasında da gözlenmiştir. (veri kaynağı)
Veriler, tek doz veya dört doz aşı alan 40-49 yaş arası yetişkinlerin, 2023’ün başından bu yana her ay aynı yaştaki aşılanmamış bireylere göre sürekli olarak daha fazla öldüğünü göstermektedir.
Ocak ayında, her iki aşı grubu da en yüksek ölüm oranlarını yaşamış olup, tek doz aşılı grupta 100.000’de 411,3 ölüm ve dört doz aşılı grupta 100.000’de 258,5 ölüm gerçekleşmiştir. Buna karşılık, aşılanmamış bireyler arasındaki ölüm oranı 100.000’de 144,5 ölümdü. (Kaynak Veriler)
Yukarıdaki grafik, dört doz veya bir doz aşı alan 40-49 yaş arası bireylerin, aşılanmamış olanlara kıyasla 100.000’de ölüm oranlarının nasıl önemli ölçüde düşük olduğunu açıkça göstermektedir.
Ocak ayından Mayıs ayına kadar ortalama ölüm oranları şöyledir: Aşılanmamış grup için 100.000’de 132,08, bir doz aşılanmış grup için 100.000’de 264,14 ve dört doz aşılanmış grup için 100.000’de 225,2. Bu ortalama olarak, bir doz aşı alan bireylerin aşılanmamış gruba göre ölme olasılığının %100, dört doz alanların ölme olasılığının ise %71 daha fazla olduğu anlamına gelmektedir. (kaynak veriler)
Ay bazında yapılan bir analiz, Mart ayında dört doz aşı yaptıran 40-49 yaş arası bireylerin, 100.000’de ölüm oranlarına göre, aynı yaş grubundaki aşılanmamış bireylere kıyasla %104 daha fazla öldüğünü göstermektedir. (kaynak veriler)
Ocak ayında, tek doz aşı alan bireylerin ölme olasılığı, 40-49 yaş arası aşılanmamış bireylere göre %185 daha fazlaydı.
Bu istatistikler 100.000 kişi başına ölüm oranlarını temsil etmekte olup, daha yüksek ölüm olasılığının Covid-19 aşısı alan kişi sayısının daha fazla olmasından kaynaklanmadığını göstermektedir. Bu durum, Covid-19 ile ilişkili ölümleri de içerdiği için özellikle endişe vericidir.
Bu rakamlar, gençler arasında kanser ölümlerindeki endişe verici artışı vurgulamaktadır.
Birleşik Krallık Ulusal İstatistik Ofisi’ne (ONS) göre, COVID-19 aşılarının uygulanmaya başlamasından bu yana, 2021 ve 2022 yılları arasında gençler arasında hızlı büyüyen ve geç evre kanserlerden kaynaklanan ölümlerde önemli bir artış olmuştur. (kaynak veriler)
ONS tarafından sağlanan veriler, 2022 yılında Birleşik Krallık’ta 15-44 yaş grubundaki kanser ölümlerinde tarihsel normların üzerinde bir artış olduğunu göstermektedir:
- Kadınlarda meme kanseri ölümlerinde %28 artış.
- Pankreas kanseri ölümlerinde kadınlar için %80, erkekler için %60 artış.
- Kolorektal kanser ölümlerinde erkeklerde %55, kadınlarda %41 artış.
- Melanom ölümlerinde erkeklerde %120, kadınlarda %35 artış.
- Beyin kanseri ölümlerinde erkeklerde %35, kadınlarda %12 artış.
- Erkeklerde kanser ölümlerinde %60, kadınlarda ise yeri bilinmeyen kanserlerde %55 artış.
Bu istatistikler endişe verici ve rahatsız edici olup, COVID-19 aşısı olanlar arasında daha yüksek bir ölüm oranına işaret etmektedir. Bu durum, COVID-19 aşısının gençler, genç yetişkinler ve orta yaşlı bireyler arasında önemli ölümlere neden olduğu anlamına gelmektedir.
Peki öyleyse bu ölümlerde Küresel Şeytanların bir dahli olabilir mi?
Büyük Sıfırlama (Great Reset) sonrası yeni dünya düzenini tesis edilmesi ve sorunsuz kıyamete kadar devam etmesi için dünya nüfusunun Plan 2030’a göre, 1 milyardan fazla olmaması gerekiyor.
Biryandan da nüfus artarken bunu gerçekleştiremeyecekleri içinde Planlı Pandemi yi devreye sokarak insanlara şifa olsun diye üretilen aşı adayı kimyasal sıvıları insanlara enjekte edip biryandan da servetlerine servet katan küresel şeytanların bırakın bu işin içinde olup olmadığını, insanlık aleyhine sürdürülen operasyonların en tepesinde olduğunu artık çok daha iyi anlamamız ve insanlığı uyarmamız gerekiyor.
Eğer biz deği lde onlar kazanırsa, aşılar ile insanları transhümaniste dönüştürmeye devam edecekler. Planlı covid19 pandemisi bunun bir başlangıcı idi.
Peki öyleyse, Türkiye’de bu konuda son durum nedir?
Hiç kimse net bir şey bilmiyor. İstatistikler konusunda da bir doğrulanmış açıklama yok. Ancak şehir hastanelerine gittiğinizde onkoloji merkezlerinin hem içinin hem de dışının her geçen gün daha da kalabalıklaştığını rahatlıkla gözlenmektedir.
***
Şunu asla unutmamalıyız;
Küresel Şeytanların insanları köleleştirme amacıyla hiçbir taşın altını boş bırakmamacasına gizli planlarına rağmen yerde ve gökte hiçbir şey gizli değildir. Ancak insanlar, uyanık olduğu ve mücadele etmek için kollektif olarak bir araya geldiği ve çalıştığı müddetçe Adem’in nesline düşman olan Şeytanın ve Küresel İşbirlikçi yavru şeytanlarının planları zayıftır ve kolaylıkla da bertaraf edilebilir. Çünkü Allah’ın çalıştığımızın karşılığını vereceği yönünde kesin vaadi vardır.
Merak ettiğiniz, okuduğunuz ve bir küresel planlarının daha ifşasını fark ettiğiniz için teşekkürler…
Guwuste.Com
Kalk ve uyar! Kötülüğe de dur de !!
(Get up and wake up! Stop the evil!