Ancak vicdanlı ve ahlaklı iyi insanların kontrolünde olduğu takdirde insanlığın ilerlemesi için çığır açan bir araç olarak da umut vaat etmektedir. Yapay Zekâ devriminin gelecekteki yönü belirsizliğini korumaktadır. Ancak Yapay Zekâyı üreten teknoloji şirketleriyle uzun zamandır ilişkiler içinde olup finanse eden küresel şeytanların transhümanist teknokratlarının yapısına bakarsak, şimdiden sonucun olumsuz olması muhtemeldir.

Büyük markaların olduğu teknoloji endüstrisi bile otomasyona karşı bağışıklık değil. Bunu IBM şirketini örnek gösterebiliriz. Yayınlanan haberlere göre Yapay Zekâ, IBM’de 7.800 işin yerini alma potansiyeline sahip. Bir çok teknoloji şirketleri insan kaynakları gibi müşteriye dönük olmayan pozisyonlar için işe alımları durdurmayı planlıyor ve pozisyonların %30’unun 2030 yılına kadar Yapay Zekâ ve buna bağlı otomasyonlar tarafından devralınması bekleniyor.

Psikolog ve psikiyatri gibi meslekler de dahil olmak üzere mavi yakalı çalışanlar Yapay Zekânın üstün olduğu uzmanlık alanları dışında, yakın gelecekte kendilerini dezavantajlı bir konumda bulabilirler. Ancak kilit soru, yerinden edilen çalışanların kodlamaya mı geçeceği yoksa yapay Zekâ tarafından değiştirilmeyle mi karşı karşıya kalacağıdır.

Kodlama işleri azalacağından ve otomasyon sektörler arasında ilgi artacağından insani ekonomik modeller Yapay Zekâ ile çelişecektir. Yapay Zekâ hem ekonomide hem de toplumda kritik bir rol oynamaktadır ve hızlı gelişimi hem olumlu hem de olumsuz değişiklikler getirecektir.

Hatta “Yapay Zekânın vaftiz babası” olarak bilinen Geoffrey Hinton, Yapay Zekâ teknolojisiyle ilişkili riskler hakkındaki endişelerini dile getirmek için Google’daki görevinden ayrıldı. Toplum ve insanlık için oluşturduğu derin tehditlerin üstüne basa basa vurguladı.

ABD’den örnekler vererek devam edelim;

Ulaştırma Güvenlik İdaresi (TSA), havaalanlarında sözde “gönüllü” yüz tanıma teknolojisini uygulamaya koyarak bazılarının tekno-kölelik olarak adlandırdığı bir uygulamayı başlatmıştır. 11 Eylül’den bu yana Amerikan havalimanları, temel mahremiyet haklarını ve sivil özgürlükleri ihlal eden istilacı teknolojilerin test edilmesinde kullanılmaya başlandı. Bu gelişmeler, kendi kendine yeterlilik için daha sürdürülebilir bir yaklaşıma duyulan ihtiyacın altını çizmekte ve günümüz insanlığın faydasına yönelik geliştirilmesi muhtemel olacak insani ekonominin engellenmesinde Yapay Zekânın potansiyel tehlikelerine de ışık tutmaktadır.

Ulaştırma Güvenlik İdaresi (TSA), ABD’deki çeşitli havalimanlarında yüz tanıma teknolojisini değerlendirmek için bir pilot projenin parçası olarak havalimanlarında taramalar, yolcuların havaalanı güvenlik kontrol noktasından geçerken kimlik kartlarını bir yuvaya okutmalarını ve küçük bir ekranın üzerindeki bir kameraya bakmalarını içeriyor. “Fotoğraf ve yüz taraması tamamlandı” ifadesi ekranda yanıp sönerek, kişinin kimliğini ekranın arkasındaki TSA görevlisine vermek zorunda kalmadan geçmesine izin veriyor.

TSA, görevlilerin bir kişinin söylediği kişi olup olmadığını belirlemesine yardımcı olmak istiyor. Ulusal güvenlik bağlamında “gönüllü” terimi, “bunu yap yoksa mavi lateks eldivenli obez bir serseri tarafından iyi ve mutlu olana kadar ters yerinden taciz edilirsin” anlamına gelir.

Birazda ÇİN’den bahsedelim;

Çin Komünist Partisi (ÇKP), kısa video platformları ve arama sonuçları gibi haber kaynaklarına odaklanarak yapay Zekâ tarafından üretilen “yanlış bilgi” ile mücadele etmek için sansür yetkilerini genişletti. Çin Siber Uzay İdaresi (CAC), sanal Yapay Zekâ sunucuları, sahte stüdyo setleri, gerçekmiş gibi görünen sahte haber profilleri ve genellikle tıklama tuzağı amacıyla aldatıcı hikayeler üretmek için haber içeriğinin manipüle edilmesi gibi aldatıcı taktikler tespit etti.

Peki WEF ne düşünüyor bu konuda?

Dünya Ekonomik Forumu (WEF) ünlü teknokratlarından Yuval Noah Harari, yeni kavramlar üretebilen ilk teknoloji olduğunu öne sürdüğü Yapay Zekânın İncil’i yeniden yazmak için potansiyel kullanımına ilişkin endişelerini ve önerilerini dile getirmiştir. Harari, Gutenberg’in yeni içerik üretmeyen matbaasının aksine, Yapay Zekânın yeni fikirler üretme ve hatta yeni bir İncil yazma yeteneğine bile sahip olduğunu ileri sürmüştür.

Çin Komünist Partisi (ÇKP) Yapay Zekâ tarafından üretilen “yanlış bilgiye” karşı koyma eylemleri dünyayı yorumlama ve anlama şeklimizi değiştirebilir.

***

Şunu da asla unutmamalıyız;
Küresel Şeytanların insanları köleleştirme amacıyla hiçbir taşın altını boş bırakmamacasına gizli planlarına rağmen yerde ve gökte hiçbir şey gizli değildir. Ancak insanlar, uyanık olduğu ve mücadele etmek için kollektif olarak bir araya geldiği ve çalıştığı müddetçe Adem’in nesline düşman olan Şeytanın ve Küresel İşbirlikçi yavru şeytanlarının planları zayıftır ve kolaylıkla da bertaraf edilebilir. Çünkü Allah’ın çalıştığımızın karşılığını vereceği yönünde kesin vaadi vardır.

Merak ettiğiniz, okuduğunuz ve bir küresel planlarının daha ifşasını fark ettiğiniz için teşekkürler…

Guwuste.Com
Kalk ve uyar! Kötülüğe de dur de !! 
(Get up and wake up! Stop the evil!)