Kalk Ve Uyar! Kötülüğe Dur De!

Hero Image

BRICS Ortak Bir Gelecek mi, Yoksa Yeni Bir Sömürü Düzeni mi?

  • 22 Eki 2024

  • Paylaş:
Blog Detail Header

BRICS Ortak Bir Gelecek mi, Yoksa Yeni Bir Sömürü Düzeni mi?

 

BRICS: Kazan-Kazan mı, Yoksa Yeni Küresel Bir Borç Tuzağı mı?

 

Afrika, tarih boyunca dış güçlerin müdahaleleriyle şekillenen bir kıtadır. Sömürgeciliğin acı izlerini taşıyan bu kıta, şimdi BRICS ülkeleri (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin ve Güney Afrika) ile yeni bir döneme girmiştir. BRICS’in Afrika’ya yönelik politikaları, kıtanın ekonomik ve politik dinamiklerinde önemli değişimlere yol açabilir. Ancak bu ilişkide belirsizlikler de mevcuttur. BRICS’in Afrika ile olan ortaklığı, gerçekten “kazan-kazan” bir ilişki mi, yoksa geçmişteki sömürü düzeninin yeni bir versiyonu mu? Bu makalede, BRICS’in Afrika üzerindeki etkilerini, ilişkideki fırsatları ve riskleri inceleyerek bu sorulara yanıt arayacağız.

 

BRICS’in Afrika’ya Yönelik Yaklaşımı: Umut veya Endişe

 

BRICS ülkeleri, Afrika’ya yatırımlar, krediler ve projeler sunarak kıtanın kalkınmasına katkıda bulunmayı amaçlıyor. Bu “yardımsever” yaklaşım, Afrika’nın ekonomik gelişimine önemli katkılar sağlayabilir. Ancak, Afrika ülkeleri, BRICS ile kurulan bu ilişkinin nasıl şekilleneceği ve kendi gelecekleri üzerindeki etkileri konusunda belirsizlik yaşıyor.

 

Çin’in Afrika’daki Artmakta Olan Etkisi: Kuşak ve Yol İnisiyatifi

 

Çin, Afrika’da demiryolları, limanlar, enerji santralleri ve yol inşaatı gibi altyapı projelerine yatırım yaparak önemli bir etki yaratıyor. “Kuşak ve Yol” inisiyatifi çerçevesinde gerçekleştirilen bu projeler, kıtanın ekonomik gelişimine katkıda bulunma potansiyeline sahip. Çin, Afrika’ya yaptığı yatırımlarla kendi ekonomik büyüme stratejisini desteklerken, yeni pazarlara da erişim sağlıyor. Ancak bazı eleştirmenler, bu projelerin Afrika’nın doğal kaynaklarını kontrol altına alma amacı taşıdığını ve Çin’in kendi ekonomik çıkarlarını önceliklendirdiğini öne sürüyor. Ayrıca, Çin’in Afrika’ya yönelik yatırımları, bazı ülkelerin Çin’e karşı borç bağımlılığını artırma riski taşıyor.

 

Rusya’nın Askerî Etki Alanı: Güvenlik ve İstikrarsızlık

 

Rusya, Afrika’ya silah satışları ve askerî eğitim programları aracılığıyla etki kurma çabası içinde. Bu askerî varlık, bölgedeki güvenlik sorunlarına yeni bir boyut ekleyebilir. Silah satışları ve eğitim programları, Afrika’daki istikrarsızlık ve çatışmaları artırarak bölgesel güvenliği tehdit edebilir. Ayrıca, Rusya’nın Afrika’daki etkisinin, Batı’nın nüfuzunu azaltmaya yönelik bir strateji olarak değerlendirildiği de ifade ediliyor.

 

Hindistan’ın Ekonomik Etki Alanı: Tarım ve Teknoloji

 

Hindistan, Afrika’ya tarım ve teknoloji yatırımlarıyla ekonomik bağlar kuruyor. Bu girişimler, Afrika’nın tarım sektörünü güçlendirirken, teknoloji alanında da ilerleme kaydetmesine olanak tanıyor. Hindistan’ın Afrika’daki faaliyetleri, kıtanın ekonomik gelişimine katkıda bulunurken, aynı zamanda Hindistan’ın uluslararası etkisini artırmayı amaçlıyor.

 

Afrika’nın Doğal Kaynakları: Fırsat ve Risk

 

Afrika’nın zengin doğal kaynakları, özellikle petrol, maden ve tarım ürünleri, BRICS ülkelerinin ekonomik büyümesine önemli katkılar sunabilir. Ancak bu durum, Afrika’nın ekonomik bağımsızlığını tehlikeye atma riski taşımaktadır. BRICS ülkeleri, Afrika’nın kaynaklarını sömürerek kıtayı ekonomik bağımlılığa sürükleyebilir ve böylece yeni bir sömürü düzeninin ortaya çıkmasına neden olabilirler.

 

BRICS’in Finansal Etki Alanı: Doların Egemenliğine Karşı Bir Mücadele mi?

 

BRICS, ABD doları yerine ulusal para birimlerinin kullanımını teşvik ederek küresel finans sisteminde yeni bir denge oluşturmayı amaçlıyor. Bu grup, Dünya Bankası ve IMF’ye alternatif olarak Yeni Kalkınma Bankası (NDB) ve Koşullu Rezerv Anlaşması (CRA) gibi yapılar geliştirmiştir. Ancak, bu girişimlerin Afrika’nın kredilere bağımlılığını artırarak yeni bir borçlanma tuzağına düşmesine yol açabileceği yönünde endişeler bulunmaktadır.

 

BRICS’in Genişlemesi ve Afrika’nın Geleceği: Birlikte Bir Gelecek mi?

 

BRICS’in genişlemesi, Afrika için hem fırsatlar hem de riskler barındırıyor. Bu ülkeler, Afrika’nın uluslararası alanda daha fazla söz sahibi olmasına ve küresel politikada daha etkin bir rol oynamasına olanak tanıyabilir. Ancak, BRICS’in genişlemesi, kıtayı yeni bir bağımlılık ilişkisine sürükleyerek Afrika’nın kalkınma hedeflerine ulaşmasını zorlaştırabilir.

 

BRICS’in Afrika’ya Yönelik Politikalarında Yer Alan Kritik Sorular

 

BRICS ülkeleri ile Afrika arasındaki ilişkinin geleceği belirsiz. Bu ilişkinin Afrika’nın kalkınmasına gerçek bir katkı sağlayıp sağlamayacağı veya yeni bir sömürü düzenine yol açıp açmayacağı zamanla ortaya çıkacak. Ancak, Afrika ülkeleri, kendi geleceklerini belirleme hakkını korumalı ve uluslararası arenada kendi seslerini duyurabilmelidir.

 

BRICS ülkeleri ile Afrika arasındaki ilişkinin geleceği üzerine ışık tutabilecek birkaç kritik soru vardır:

  • Doğal Kaynakların Sömürüsü: BRICS ülkeleri, Afrika’nın doğal kaynaklarını sürdürülebilir bir şekilde mi kullanacak? Yoksa bu kaynaklar tekrar sömürülerek kıtanın ekonomik bağımsızlığını tehdit edecek mi?
  • Borç Bağımlılığı: BRICS ülkeleri tarafından sağlanan krediler, Afrika ülkelerini yeni bir borç tuzağına düşürecek mi? Yoksa bu krediler Afrika’nın kalkınmasına gerçek bir katkı sağlayacak mı?
  • Siyasi Etki: BRICS ülkeleri, Afrika ülkelerinin politikalarını kendi çıkarlarına uygun şekilde mi etkileyecekler? Yoksa Afrika ülkeleri, kendi kararlarını özgürce alma hakkını koruyabilecekler mi?
  • Sürdürülebilir Kalkınma: BRICS ülkeleri, Afrika’nın ekonomik gelişimini sürdürülebilir bir şekilde mi destekleyecek? Yoksa kıtanın çevresel ve sosyal sorunları göz ardı edilecek mi?
  • Afrika’nın Kendi Geleceği: BRICS ülkeleri, Afrika ülkelerinin kendi geleceklerini belirleme hakkını saygı ile mi ele alacaklar? Yoksa Afrika’nın gelişimini kendi çıkarlarına göre mi şekillendirecekler?
  • Doğal Kaynakların Kullanımı: BRICS ülkeleri, Afrika’nın doğal kaynaklarını sürdürülebilir bir biçimde mi değerlendirecek, yoksa bu kaynaklar yeniden sömürülerek kıtanın ekonomik bağımsızlığını tehdit mi edecek?
  • Borç Tuzağı: BRICS ülkeleri tarafından sağlanan krediler, Afrika ülkelerini yeni bir borç bağımlılığına mı sürükleyecek, yoksa bu finansman, kıtanın kalkınmasına gerçek bir katkı mı sunacak?
  • Siyasi Etki: BRICS ülkeleri, Afrika’nın politikalarını kendi çıkarları doğrultusunda mı şekillendirecek, yoksa Afrika ülkeleri, bağımsız karar alma haklarını koruyabilecekler mi?
  • Sürdürülebilir Kalkınma: BRICS ülkeleri, Afrika’nın ekonomik gelişimini sürdürülebilir bir şekilde mi destekleyecek, yoksa kıtanın çevresel ve sosyal sorunları göz ardı mı edilecek?
  • Afrika’nın Geleceği: BRICS ülkeleri, Afrika’nın kendi geleceğini belirleme hakkına saygı gösterecek mi, yoksa kıtanın gelişimini kendi çıkarları doğrultusunda mı yönlendirecekler?

 

Sonuç:

BRICS’in Afrika’ya yönelik politikalarının sonuçları henüz tam olarak görünmese de, bu ilişkinin geleceği hem Afrika hem de dünya için önemli bir soruyu ortaya koyuyor: BRICS Afrika’ya yeni bir ortaklık sunuyor mu, yoksa yeni bir sömürü düzeninin gölgesi altında mı bulunuyor? Bu sorunun cevabı, BRICS’in güvenir olup olmadığını ve doların hakimiyetinin yerini BRICS para biriminin alıp ayını düzenin isim değiştirrek devam edip etmemeyeceği görmek açısından önem arz etmektedir. BRICS’in Afrika’ya yönelik politikalarının sonuçları henüz netleşmemiş olsa da, bu ilişkinin geleceği hem Afrika hem de dünya için kritik bir soruyu gündeme getiriyor: BRICS, Afrika’ya yeni bir ortaklık mı sunuyor, yoksa eski sömürü düzenlerinin yeniden mi canlanmasına yol açıyor? Bu sorunun yanıtı, BRICS’in güvenilirliğini ve zalimliğin parası olan doların yerini sadece isim değişikliği olarak ortaya çıkıp çıkmayacağını belirlemek açısından büyük önem taşıyor.

 

BRICS’in kurucu 5 ülkesine baktığımızda bundan sonra cevap aramamız gereken soru şudur;
Küresel Elitlerin Büyük Sıfırlama Planının bir parçası mı yoksa?

 

SADİ ÖZGÜL

 

Guwuste com
Uyanış zamanı geldi!
Kalk ve uyar! Kötülüğe de dur de!

 

Uyanık olun, sorgulayın ve gerçeği aramaktan asla vazgeçmeyin…

Okuyucularımız; kaynak gösterdikleri takdirde içerikleri izin almadan kullanabilirler. Aksi takdirde kanunen fikir hırsızlığına, Allah katında da kul hakkına girerler…

Makale Yazarı

Article Author

Sadi ÖZGÜL

Yazar

Yazarın Diğer Yazıları

Paylaş:
Bu web sitesi deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır. Devam ederek çerez kullanımımızı kabul etmiş olursunuz.