Küresel Elitlerin Tarımsal Gizli Planları
26 Tem 2024
- Paylaş:
Küresel Şirketlerin Tarıma Yönelik Toksit Etkiler Planı…
Hindistan tarım ve tarımsal araştırmalar alanında ciddi sorunlarla karşı karşıya.
Hindistan’ın tarım arazilerinde havadan ilaçlar yapan dronları görmek doğal bir şey artık. Küresel elitlerin özel çıkarları, çiftçilerin ve halkın ihtiyaçlarının önüne geçiyor. Bu yazıda, Hindistan tarımında yaşanan bu endişe verici gelişmeleri ve küresel şirketlerin gizli planlarını inceleyeceğiz.
Kurumsal Ele Geçirme ve Çıkar Çatışmaları
Hindistan’da tarım politikalarını etkileyen en büyük sorunlardan biri, kamu kurumları ile özel şirketler arasındaki çıkar çatışmalarıdır. 2013 yılında Hindistan Tarım Bakanlığı’nın Monsanto ve diğer büyük şirketlere tarımsal araştırma yapan kamu kurumlarına erişim hakkı verdiği ortaya çıkmıştı. Bu durum, çiftçilerin ve halkın çıkarlarının göz ardı edilmesine yol açıyor. 2020 yılında Mühendisliği Değerlendirme Komitesi’nin Monsanto’nun etkisi altında olduğunu ve düzenleyici kurumlarda geliştiriciler ve lobicilerin yer aldığı ortaya çıkmıştı. Bu çıkar çatışmaları, Hindistan tarımının köleleştirilmesi ve sömürülmesine yol açıyor. Kamu politikası oluşturma süreci, özel sektör tarafından ele geçiriliyor ve bu durum, devlet kurumları ile Bayer ve Amazon gibi küresel ele-itlerin büyük şirketleri arasında yapılan anlaşmalarla hızlanıyor.
Amazon ve Bayer ile Yapılan Anlaşmalar
Hindistan Tarımsal Araştırma Konseyi (ICAR) ve Amazon arasında Haziran 2023’te imzalanan anlaşma, çiftçilerin Amazon Fresh mağazaları için üretim yapmasını öngörüyor. Bu işbirliği, tarımda “kritik girdiler” ve “teknolojiler, kapasite geliştirme ve yeni bilgi aktarımı” temelinde Amazon ile işbirliği içinde “mevsim bazlı ürün planları” yapılmasını içeriyor. Amazon’un bulut tabanlı veri hizmetleri, çiftçilerin ne kadar üretim yapması gerektiğini, ne kadar yağmur beklediğini, toprak kalitesini ve hangi tohumları kullanmaları gerektiğini belirliyor. Eylül 2023’te ICAR ile Bayer arasında imzalanan anlaşma ise, Bayer’in çevreye zararlı kimyasallardan kâr eden bir şirket olmasına rağmen, güya “mahsuller, çeşitler, mahsul koruma, yabani ot ve mekanizasyon için kaynak verimli, iklime dayanıklı çözümler geliştirmeye” yardımcı olmasını öngörüyor. Bayer, Monsanto’yu satın aldıktan sonra, Hindistan’da glifosat gibi çevreye zararlı kimyasallardan rekor kârlar etmeye devam ediyor.
Mutajenik HT Pirinç ve Sağlık Tehditleri
ICAR’ın yüksek zehirli kimyasallarla yabani otlara dayanıklı basmati pirinç çeşitlerinin ticari olarak yetiştirilmesine odaklanması, Hindistan tarımında çok büyük bir tehdit oluşturuyor. Bu kimyasallar, herbisit toleranslı (HT) mahsullere bolca uygulanabiliyor çünkü mahsullerin DNA’sına müdahale edilerek püskürtmenin toksik etkilerine dayanacak şekilde manipüle edilmiştir. HT pirinç çeşitleri genetik mühendisliğinden ziyade bir çeşit tuhaf değişimden geçmiştir. Bu durum, HT mahsullerinin düzenlemeden kaçmasını sağlıyor. HT mahsullerinin başarısız bir teknoloji olduğu, süper yabani otlar ürettiği, herbisit kullanımını arttırdığı ve performans artışı sağlamadığı kanıtlanmıştır. Hindistan için HT mahsulleri, küçük çiftçilerin mahsullerini ve birçok doğal şifa ilaçta kullanılan bitki ve otları herbisit sürüklenmesi nedeniyle sağlığı riske atan bir teknolojidir. Ayrıca, kadınların ot ayıklama işindeki istihdamını da olumsuz etkiliyor.
HT ürünleriyle birlikte kullanılan herbisitler de önemli bir sağlık sorunudur. Glifosat ile Hodgkin dışı lenfoma arasında bağlantı vardır. Glifosat, aynı zamanda bir endokrin bozucudur ve doğum kusurlarıyla bağlantılıdır. Bayer tarafından kullanılan diğer herbisitler arasında, glifosattan daha zehirli olan glufosinat (Liberty herbisitinde kullanılır) bulunmaktadır. Glufosinat, sinir hasarına ve doğum kusurlarına neden olabilen bir nörotoksindir ve çevrede çok kalıcıdır. Imazethapyr (Bayer’in Adue herbisitinde bulunur) aynı zamanda sistemik geniş spektrumlu bir herbisittir ve bazı ülkelerde yasaklanmıştır. Bir çok uzman doktor, imazethapyr gibi kimyasalların bakteriyel antibiyotik direncine neden olma potansiyelinin test edilmesi gerektiğini belirtmiştir. Hindistan nüfusunun dünyadaki en yüksek antibiyotik direnci seviyelerinden bazılarına sahip olduğu düşünüldüğünde bu önemli bir endişe kaynağıdır. HT bitkilerinin yayılması, insanları ciddi direnç ve hastalık riskiyle karşı karşıya bırakacaktır.
Küresel Şirketlerin Gizli Ajandası
Hindistan tarımında yaşanan bu gelişmeler, küresel elitlerin büyük sıfırlama ile insanları kontrol almayı amaçlayan büyük planlarının parçasıdır. Gıdayı kontrol ederse insanları da rahatlıkla kontrol edeceğinin farkında olan Bayer, Amazon ve diğer küresel şirketler, Hindistan tarımını kontrol altına alarak, çiftçileri ve halkı sömürülebilir işgücüne indirgemektedir. Bu durum, Hindistan’ın gıdada küresel finans ve yabancı şirketlere olan bağımlılığını artırmakta, adil gıda üretimini, paylaşımını ve değişimini ortadan kaldırmaktadır.
Gelelim asıl soruya; Peki öyleyse küresel elitlerin bunun bir benzeri tarımsal gizli planları ülkemizde yaşanmaması için neler yapmalıyız?
Bu makale; insanlığın onuruna ve özgürlüğüne değer veren her bireyin bilmesi gereken kritik meseleleri ele alırken, Büyük Sıfırlama hedefleri için her alanda insanlık aleyhine faaliyetler yürüten Küresel Elitlerin “yenilmez” olduğu yanılgısını oluşturmak değildir. Aksine insanlar izin vermediği müddetçe hedeflerini asla başaramayacakları gerçeğini ortaya koymaktır. Bunlara izin vermemek, onlar için kötü haberlerin başlangıcı olacaktır.
Guwuste com
Kalk ve uyar! Kötülüğe de dur de!
Okuyucularımız; kaynak gösterdikleri takdirde içerikleri izin almadan kullanabilirler. Aksi takdirde kanunen hem fikir hırsızlığına ve hem de Allah katında da kul hakkına girer…