Bu durumda akıllara şu sorular geliyor;
- Eğer hidrokarbonlar ya da “fosil yakıtlar” fosillerden oluşuyorsa, neden okyanusların derinliklerinde ve Dünya’nın yüzeyinde bulunuyorlar?
- Ayrıca, Satürn’ün uydularından birinde neden Dünya’dan çok daha fazla doğal petrol ve gaz bulunmaktadır?
- Tüm hidrokarbonlar fosillerden gelmiyorsa, nereden geliyorlar?
- WEF ve BM tarafından yaygınlaştırılmaya çalışılan, önerilen ve bazı bölgelerde uygulanan sözde iklim değişikliği politikaların etkileri nelerdir?
Bu sorular, küresel enerji kullanımının geleceğine ilişkin tartışmaların merkezinde yer almaktadır. Bu konulara ışık tutmak fosil yakıtların uzayda kullanımı, iklim değişikliğini çevreleyen yanıltıcı anlatı, tarihsel küresel ısınma eğilimleri, bilimsel araştırmalar üzerindeki zararlı etkisi gibi konular üzerinde tartışmalar günümüzde de sürmektedir.
Bu makalemizde bu konularda uzman görüşünü ele almak istedik;
Dr. Willie Soon Amerikalı bir astrofizikçi ve yer bilimcidir. CERES Science’da eş ekip lideri ve güneş olayları ile küresel iklim arasındaki ilişki konusunda tanınmış bir uzmandır. 32 yılı aşkın deneyimiyle araştırmaları, meteoroloji, iklim, yörünge dinamikleri, diğer gezegenlerle etkileşimler, volkanik aktivite ve tektonik depremler de dahil olmak üzere Güneş ve Dünya arasındaki ilişkiyi anlamaya odaklanmıştır.
Dr. Soon, yaptığı bir söyleşide, enerji ve iklim konusunda bize verilen bilgilerin önemli bir kısmının yalan yanlış olduğuna inandığını; “Günümüzde iklim bilimi alanında yayınlanmakta olan makalelerin yaklaşık %80 ila 90’ının yalan yanlış olduğu içim yayınlanmaması gerektiğini düşünüyorum” diyerek ifade etmişti.
Dr. Soon şunlara değindi;
Tüm hidrokarbonların ‘fosil yakıtlar’ olduğunu varsaymamak önemlidir. Petrolün kökenine ilişkin iki ana teori vardır: biyotik ve abiyotik.
Ezberletilmiş biyotik teoriye göre, Dünya’dan çıkarılan petrol ve gaz, milyonlarca yıl önce yeraltında sıkışıp kalmış bitki ve hayvan kalıntılarından elde edilmektedir. Genellikle “fosil yakıtlar” olarak adlandırılan bu kaynakların oluşması uzun zaman aldı ve biz onları yenilenebileceklerinden çok daha hızlı tüketiyoruz.
Bu konuda dünyada pek çok yanlış ve yarı doğru var. Dünya benzin, petrol ya da kömürün mevcudiyeti ile sınırlı olmadığını ifade etti.
Dr. Soon, Dubai’deki COP28 sırasında, petrol, doğal gaz ve kömür de dahil olmak üzere fosil yakıtların kullanımının durdurulmasına yönelik bir deklarasyon yayınlanma fikrini çok saçma buluyor ve bu kararı alanların hayalleri nedeniyle birçok insana zarar vereceğine inanıyor. Ancak yaygın inanışa göre “fosil yakıtlar” ormanlar, balta girmemiş ormanlar, planktonlar ya da dinozorlar gibi binlerce yıldır yer altında gömülü olan ve petrol, gaz ve kömüre dönüşen eski organik maddelerden oluşuyor.
Peki öyleyse baştaki soruları tekrar edelim
- Eğer hidrokarbonlar ya da “fosil yakıtlar” fosillerden oluşuyorsa, neden okyanusların derinliklerinde ve Dünya’nın yüzeyinde bulunuyorlar?
- Ayrıca, Satürn’ün uydularından birinde neden Dünya’dan daha fazla doğal petrol ve gaz bulunmaktadır?
- Tüm hidrokarbonlar fosillerden gelmiyorsa, nereden geliyorlar?
- Ve WEF ve BM tarafından önerilen ve uygulanan iklim değişikliği politikalarının dünya üzerindeki etkileri nelerdir?
Bu sorular, küresel enerji kullanımının geleceğine ilişkin tartışmaların merkezinde yer almakta olsa da, ezberletilmiş “fosil yakıtlar” teorisinin altında Küresel Şeytanların “kız kardeşler” takımının dünya enerji rezervlerinin tüm kontrolunu elinde tutmak için ortaya atmış olabileceği yönünde güçlü şüpheler doğurmaktadır…
Cop 28 nasıl bir iklim dolandırıcılığı ise fosil yakıtlar teorisi de ondan daha büyük bir yalandır.
Dr. Willie Soon’un açıklamasını buradan izleyebilirsiniz
***