Sözde İklim Değişikliği Anlatısında Psikolojik Taktikler
23 Şub 2024
10 dakika
- Paylaş:
Sözde İklim Değişikliği Anlatısında Psikolojik Taktikler
Covid-19 salgını sırasında kullanılan psikolojik propaganda stratejisi taktiklerin geçmişi yıllar önce başlatılan sahte "iklim değişikliği" anlatısını ile birebir aynı.
Küresel Elitler tarafından planlanlan covid19 pandemisi sırasında medya ve iletişim stratejilerini çevreleyen taktikler bu günlerde dikkat çekici bir benzerlikle "iklim değişikliği" anlatısında kullanıldı. Ama o dönemde fazla bir itiraz ve direnç yoktu.
İklim krizi savunucuları ise uzun zamandır "bilimi takip etmeyi" ana tema olarak kullanmakta, genellikle tek bir anlatıyı teşvik ederken karşıt görüşlü olanları ise "yanlış bilgilendirme" veya "aşırılık" olarak itibarsızlaştırmaya devam etmektedir.
Ancak küresel şeytanların kontrolundeki medya sözde "dezenformasyonla" mücadele için yürüttüğü kampanyalarına sosyal medya şirketlerinin iklim değişikliği inkârcılarına karşı harekete geçmemesine çok kızmışa benziyorlar.
Bu kızgınlıkları planlı pandemi sırasında kontrollü kaos anlatısında güçlü desteğe ihtiyaç olduğunu gerekçelendirilen şimdide iklimle ilgili yanlış bilgileri izleme ve yasaklama çabası içindeler. Küresel Şeytanların "İklim inkârcılarını" itibarsızlaştırma ve hatta kriminalize etme çağrıları ise planladıkları ve hayata geçirdikleri covid19 sağlık krizinden önceye dayanıyor.
Planlı pandemi başlatarak günümüze kadar milyonlarca insanın ölümüne yol açanlar şimdide kontrolleri altındaki medya, "iklim inkarcıları" için uluslararası ceza mahkemeleri kurulmasını önermeye devam etmekteler. Hatta NAZİ zulmu sonrasında kurulan Nürnberg nahkemelerinin bir benzerini de "İklim inkârcılar" için bir "iklim Nürnberg'i" kurulmasını dahi teklif edecek kadar ileri gitmeye devam etmekteler. Hatta şimdiden Batı devletlerinin hukuk sistemine sokulma çabaları Küresel Şeytanların endişelendikleri ve politikacıları etkileri altına almak için yoğun çalıştıklarını göstermektedir. Zaten "iklim inkarcıları yargılanmalı" talepleri yeni değil 10-15 yıllık bir geçmişe sahip.
Hatta öyle ki; "bilimsel anlaşmazlığı çözmek" konusunda çalışma başlatanlar "yargımacı" bilim adamları ve üniversiteler tarafından yoğun tepki görmüş ve üniversitelerden dışlanmasına yol açmıştır.
İklim İnkarcılarının yargılanması fikrinin çıkış yeri İngiltere ve ABD dir.
2005 yılından günümüze kadar güncellenen "Sürdürülebilir Kalkınma Stratejileri" gelecekteki davranış değişikliği kampanyaları için bir model olarak iklim değişikliğini mutlaka ön planda tutmuştur. Özellikle WEF ve BM, devletlere ve hükümetlere, çevre sorunları için geliştirilen kapsamlı bir davranış değişikliği modelini tüm öncelikli alanlara uygulamak için departmanlar arası işbirliğini genişleterek ve geliştirerek devam etmektedir.
Bunun içinde devletlere ve hükümete danışmanlık yaparak ve karbonsuzlaştırmayı hızlandırmak için teşvikleri, standartları, dürtmeleri, etiketleri ve kamusal bilgileri birleştirmeyi öncelemktedir. Hatta o kadar mesafe katetmişlerdir ki, isimlendirmek gerekirse "Net Sıfır Toplum Nasıl İnşa Edilir" üzerinde çalışmalar devam etmektedir.
Hatta AB'de yürülüğe sokulan Avrupa Yeşil Anlaşması'nın arkasında Küresel şeytanların toplanma merkezi WEF vardır. Ancak AB ülkeleirnde iklim politikası konusunda kamuoyu ile mutabakat sınırlıdır.
Küresel Şeytanlar ve işbirlikçileri açısından planlı pandeminin Batı da yaşayanlar için önemli bir değişime daha hazır olduğunu ve tutumların en kolay etkiye açık olanlar arasında değiştiğini göstermiştir. Genellikle belirli bir planlı suni gündem tarafından yönlendirilen küresel şeytanların haber medyasının, kitleleri daha yeşil yaşam tarzlarını benimsemeye teşvik etmede oynayacağı bir çok roller vardır. Önerilen yaklaşımlardan biri, çocukların ebeveynlerinin davranışlarını etkileyebileceğinden, sözde çevresel etkili mesajları çocuk programlarına yerleştirmektirler.
Bu tür stratejik mesajlar, sürdürülebilir davranışları teşvik edebilecek ve farkındalığı artırabilecek davranışların program içeriğine yerleştirilmesini ve normalleştirilmesini vurgular. Bu yaklaşım yıllar içinde kamuoyunu özgün fikirler veya politikalarla ikna etmekten çok, uyumlu davranış arayışına doğru evrilmiştir. Bu propaganda stratejisinde muhalif sesler görmezden gelinir ve istenen ve muhalifleri değersizleştirecek davranışlar gösterilir ve normalleştirilir.
Ancak Küresel Şeytanlar ve işbirlikçi medyası tarafından rasyonel bir siyasi özne olarak görülmek için manipüle edilmeyi ve susturulmayı reddetmek kritik önem taşımaktadır.
Bunları yapabilmek için çok geç olmadan organize olup, dünyanın dört bir yanında insanları uyanadırıp bilinçlendirilmezse, Küresel Şeytanların Büyük Sıfırlaması ile Yeni Bir dünya dümeninde yaşamak zorunda kalabiliriz.
***
Şunu asla unutmamalıyız;
Küresel Şeytanların insanları köleleştirme amacıyla hiçbir taşın altını boş bırakmamacasına gizli planlarına rağmen yerde ve gökte hiçbir şey gizli değildir. Ancak insanlar, uyanık olduğu ve mücadele etmek için kollektif olarak bir araya geldiği ve çalıştığı müddetçe Adem’in nesline düşman olan Şeytanın ve Küresel İşbirlikçi yavru şeytanlarının planları zayıftır ve kolaylıkla da bertaraf edilebilir. Çünkü Allah’ın çalıştığımızın karşılığını vereceği yönünde kesin vaadi vardır.
Merak ettiğiniz, okuduğunuz ve bir küresel planlarının daha ifşasını fark ettiğiniz için teşekkürler…
Guwuste.Com
Kalk ve uyar! Kötülüğe de dur de !!
(Get up and wake up! Stop the evil!)