Atmosferdeki Zehir: CIA’in Chemtrail Püskürtme Operasyonlarının Ardındaki Gerçek

 

ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA), günümüzdeki chemtrail püskürtme operasyonlarının karanlık yöneticisidir. Bu operasyonlar, geniş çaplı ve ürkütücü bir girişim olan Yeni Manhattan Projesi’nin (NMP) bir parçasıdır. CIA’in bu projedeki görevleri arasında gizli uçak filolarının yönetimi, sözde insan kaynaklı küresel ısınma teorisinin desteklenmesi ve SRM jeomühendisliği (chemtrails) faaliyetlerinin teşvik edilmesi yer alıyor.

 

Tarihsel Arka Plan

 

CIA, 1947 yılında resmi olarak kuruldu ve kuruluşunda Rockefeller ailesi ve Dış İlişkiler Konseyi (CFR) gibi etkili grupların karanlık etkisi olduğu bilinmektedir. CIA’nın en önemli öncüsü, Stratejik Hizmetler Ofisi (OSS) idi. OSS, İkinci Dünya Savaşı boyunca ABD’nin önde gelen istihbarat kuruluşuydu ve savaş bitiminden kısa bir süre sonra Başkan Truman tarafından feshedildi. OSS’nin görevleri, Stratejik Hizmetler Birimi (SSU) adı altında yeni bir birime aktarıldı ve bu birim sonrasında CIA olarak anılmaya başlandı. CIA’nın kuruluş aşamasında, Rockefeller ve Carnegie Vakıfları tarafından sağlanan büyük miktarda finansman kullanılmıştır. Bu finansman, CIA’nın gizli operasyonlar için 34 milyon dolarlık bir bütçeye sahip olmasını mümkün kılmıştır. CIA’nın ilk ajan kadrosu, CFR ve küresel elitlerle yakın ilişkileri olan bankacılar, avukatlar, iş insanları ve muhasebecilerden oluşmaktaydı.

 

Chemtrails ve Yeni Manhattan Projesi

 

Chemtrail püskürtme operasyonlarının odak noktasında Yeni Manhattan Projesi bulunmaktadır. Proje ile, atmosferdeki minik partiküller aracılığıyla güneş ışığını uzaya yansıtarak Dünya’nın soğumasını ve iklim değişikliği sorununun çözülmesini hedeflemektedir. CIA, bu projeyi desteklemek adına çeşitli teknolojiler ve operasyonlar geliştirmiştir. Örneğin, CIA’in büyük ve gizli uçak filoları, chemtrail püskürtme operasyonlarını gerçekleştirmede kritik bir görev üstlenmektedir. Chemtrail operasyonlarındaki görevi, uçak filolarını yönetmekle sınırlı kalmamaktadır. Ayrıca, sözde insan kaynaklı küresel ısınma teorisini desteklemek ve SRM jeomühendisliğini teşvik etmek gibi çeşitli faaliyetler de bu görev tanımına dahildir. CIA, Mockingbird Operasyonu vasıtasıyla küresel medyanın haber akışını yönlendirerek küresel ısınma teorisine geniş ve sürekli bir destek sağlamaktadır.

 

William Francis Raborn ve Yeni Manhattan Projesi

 

Eski CIA Direktörü William Francis Raborn, Yeni Manhattan Projesi’nde önemli bir rol oynamıştır. Raborn, elektromanyetik enerji kullanımı ve iyonosfer manipülasyonunu içeren gelişmiş bir küresel hava modifikasyonu projesini desteklemiştir. Bu tür projeler, modern chemtrail operasyonlarının altyapısını oluşturmuştur. Raborn’un CIA direktörlüğü döneminde, “Çevremizin Kalitesini Geri Kazanmak” adlı çığır açan bir belge yayımlanmıştır. Bu belge, sözde insan kaynaklı iklim değişikliğinin felaket teorisini ortaya koyan ilk yüksek düzeyli ABD Hükümeti raporudur ve chemtrails olarak bilinen SRM jeomühendisliğini desteklemektedir.

 

CIA ve Küresel Isınma Teorisi

 

CIA, iklim müdahalesinde aktif bir rol üstlenmiş ve 2015 yılında Ulusal Bilimler Akademisi’nin “İklim Müdahalesi: Dünyayı Soğutmak için Güneş Işığını Yansıtmak” başlıklı raporunu finanse etmiştir. Bu rapor, küresel ısınmanın varlığını kabul ederken, Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli (IPCC) verilerinin hatalı ve güvenilmez olduğunu öne sürmektedir. Ayrıca, küresel ısınmanın ciddi bir sorun olduğunu belirterek, güneş ışığını yansıtma (SRM) jeomühendisliğinin potansiyel bir çözüm olarak daha detaylı incelenmesi gerektiğini ifade etmektedir.

 

CIA’in Gizli Uçak Filoları ve Operasyonları

 

CIA’nın chemtrail operasyonlarındaki rolü, büyük ve gizli uçak filolarının yönetimiyle de ön plana çıkmaktadır. Bu filolar, 1940’ların başlarında Çin’de faaliyet gösteren Amerikan paramiliter özel hava kuvvetleri olan Uçan Kaplanlar’a dayanıyor. Uçan Kaplanlar, ABD Ordusu Hava Kuvvetleri’ne entegre olduktan sonra, Sivil Hava Taşımacılığı (CAT) adlı bir şirket kuruldu ve bu şirket sonradan CIA tarafından satın alındı. CAT, Air America olarak bilinen CIA’ya ait havayollarının oluşumuna öncülük etti. Air America, Intermountain Aviation, Air Asia, Southern Air Transport ve diğer CIA havayolları, Pacific Corporation çatısı altında organize edilmişti. Bu havayolları, paradan uyuşturucuya, değerli metallerden insan kaçakçılığına kadar her türlü kaçakçılık faaliyetinde bulunuyordu. Air America’nın sloganı “Her şey, her yerde, her zaman” şeklindeydi. Bu kaçakçılık faaliyetleri arasında en yaygın olan afyon kaçakçılığıydı. Southern Air Transport, daha sonra İran-Kontra skandalına dahil oldu.

 

Sonuç olarak; CIA’in karanlık gölgeleri altında yürütülen chemtrail operasyonları ve Yeni Manhattan Projesi, insanlığın geleceğini tehdit eden korkutucu bir gerçeği gözler önüne seriyor. Gizli uçak filoları, atmosferdeki zehirli partiküller ve küresel ısınma teorisinin manipülasyonu, dünya üzerindeki yaşamı kontrol altına almak için tasarlanmış ürkütücü planların parçalarıdır. Bu planın ardındaki Küresel elitlerin insanlık aleyhine olan gizli planlarını havayı bozarak gerçekleştirmek için harekete geçmiş durumda. Gerçekler ortaya çıktıkça, bu korkutucu senaryonun ne kadar derin ve yaygın olduğu daha da netleşiyor. Dünya, CIA’in gözetiminde, bilinmeyen bir geleceğe doğru sürüklenirken, bu karanlık operasyonların ardındaki gerçekleri sorgulamak ve aydınlatmak her zamankinden daha önemli hale geliyor.

 

Bu makale; insanlığın onuruna ve özgürlüğüne değer veren her bireyin bilmesi gereken kritik meseleleri ele alırken, Büyük Sıfırlama hedefleri için insanlık aleyhine faaliyetler yürüten Küresel Elitlerin “yenilmez” olduğu yanılgısını oluşturmak değildir. Aksine insanlar izin vermediği müddetçe hedeflerini asla başaramayacakları gerçeğini ortaya koymaktır. Bunlara izin vermemek, onlar için kötü haberlerin başlangıcı olacaktır. 

 

Guwuste com
Kalk ve uyar! Kötülüğe de dur de!

 

Okuyucularımız; kaynak göstermek şartıyla içerikleri izin almadan kullanabilirler…